Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Katar ziyareti öncesi Atatürk Havalimanı'nda açıklama yaptı, gazetecilerin sorularını yanıtladı.

"Katar ile yeni anlaşmalar imzalayacağız"

Türk-Katar savunma noktasında askerlerimizin oradaki üssü söz konusu ve bu üssümüzle oradaki çalışmalarımızı ayrıca yürüteceğiz. Orayı da ziyaret etmek suretiyle Mehmetçiklerimizle orada bir arada olacağız. 2014 yılında Stratejik Komitenin ilk toplantısını gerçekleştirmek üzere adımlarımızı attık. 2015 yılında da Doha'da ilk toplantıyı yaptık. Türkiye Katar ilişkileri iki ülkenin tarihine dostluğuyla ve potansiyeliyle mütenasip bir şekilde stratejik perspektifle günden güne güçlenmeye başlamıştır. Yüksek Stratejik Komite mekanizması çerçevesinde Katar'la bugüne kadar siyasi, askeri, ekonomik, kültürel olmak üzere 69 belge imzaladık. Yapılan anlaşmalar sayesinde işbirliğimizi daha da ileri noktalara taşıdık. Yarın imzalayacağımız yeni anlaşmalarla dayanışmamızı daha da perçinleyeceğiz. 

"Katar ile ilişkilerimizi güçlendirmeye devam edeceğiz"

Türkiye ve Katar güçlü duruşlarını koruyan iki devlettir. Katar ile ekonomiden savunmaya, ticaretten yatırıma kadar "kazan kazan" temeliyle ortaklığımızı güçlendirdik. Katar ile ikili ilişkilerimizde son yıllarda kaydedilen mesafeden inşallah bundan sonrası çok daha verimli şekilde devam edecektir.

Fotoğraf: AA

[Fotoğraf: AA]

"Doğu'da terörün karanlık gölgesi kalktıkça yatırımlar artacak"

Doğu'da terörün karanlık gölgesi kalktıkça yatırımlar artacak. Bölücü örgütün siyasi uzantılarıyla iş birliği yapanların Katar'a ve Katarlı kardeşlerimizin ülkemizdeki yatırımlarına yönelik hazımsızlıklarının sebebi de budur. Esasen bunların asıl rahatsızlığı Türkiye'nin uluslararası doğrudan yatırım çekmesi, Türk ekonomisinin yatırım, istihdam, üretim, ihracat ve büyüme temelleri üzerinde yükselmesidir. Yabancı ülke büyükelçiliklerine yazılan şikayet mektuplarında uluslararası basına verilen hezeyan dolu demeçlerde hep bunun işaretlerine şahit oluyoruz. Türk iş adamlarına verilen Katar'daki işlerin tutarı yaklaşık 15 milyar dolar civarındadır.

"Körfezdeki kardeşlerimizle ilişkilerimizi ilerleteceğiz"

Biz ülkemizi büyütmeye ve güçlendirmeye devam edeceğiz. Körfezdeki kardeşlerimizle ilişkilerimizi ilerleteceğiz. Körfez bölgesinde diyalog kapılarının tekrar açılması ve yanlış anlamaların giderilmesi yönünde yürütülen diplomatik çabaları memnuniyetle karşılıyoruz. Türk yapısı olarak, Türkiye olarak tüm Körfez ülkeleriyle olan birlikteliğimizi çok daha güçlendirerek devam ettirmekten yanayız. Muhalefetin rahatsızlıklarını biliyoruz. Ancak biz bu ilişkileri güçlendirmekte kararlıyız. 

"Şubat ayında Abu Dabi'ye ziyaretim olacak"

Şubat ayı içinde çok kapsamlı bir heyet ile Abu Dabi'ye bir ziyaretimiz olacak. Ekonomide atılan adımların yanı sıra başka yatırımlarla da bunu perçinleyeceğiz. 

"Afganistan'da Katar ile havalimanının yönetilmesi konusunu gündemimize aldık"

Bizim de Katar ile olan dayanışmamızda özellikle Taliban yönetiminin Afganistan'da örneğin bir havalimanının yönetimiyle ilgili Türkiye-Katar iş birliğiyle yönetilmesini teklif ediyorlar. Bizler de bunu gündemimize aldık. Bu konuyla ilgili görüşmelerimizi Katar'la da yürütüyoruz. Az önce söylediğim gibi özellikle kadın, çocukların eğitimi, sosyal hayattaki yerleri hassasiyetlerimiz arasındadır.

"İşçimizi zora sokmayacağız"

Cumhurbaşkanı Erdoğan "asgari ücret ne olacak?" sorusuna şu yanıtı verdi:

Tarafların teklifleri nedir bunu bir görelim. Daha önce de söylediğim gibi biz kesinlikle bu noktada işçimizi zora sokmayacağız. Asgari ücret noktasında da en uygununu, en ideal olanı belirleyip nihai kararımızı vereceğiz. İşçi kesiminin memnuniyeti değil, işverenin de karardan memnun olması lazım. Hem işçinin emeğine hem de işverenin yatırım gücüne ihtiyacımız var. 

"Stokçuluk yapanlar bedelini ağır ödeyecek"

Benim en çok rahatsız olduğum konu stokçuluk. Stokçuluk dinimizde haramdır, böyle bir şeye gidemezsiniz. Görüyoruz ki stokçuluk yapanlar var. Son zamanlarda otomotiv sektöründe bile stokçuluk var. Hele hele gıdada stokçuluk yenilik yutulur gibi değil. Şu anda cezai müeyyide çok düşük. Mehmet (Muş) Bey'e söyledim, hazırlıklarınızı yapın bu müeyyideyi onları rahatsız edici bir noktaya çıkaralım. Biz bunun üstüne gideceğiz. Ama stokçuluk yapanlar bedelini ağır ödeyecek. Çünkü vatandaşımıza hele hele gıdada bu tür zulmü yapanlara biz 'Buyur yoluna devam et diyemeyiz.

"Operasyonlar devam edecek, taviz vermemiz mümkün değil"

Bugüne kadar güvenlik güçleri ile MİT, bu operasyonları yoğun şekilde sürdürdüyse bundan sonraki süreçte de bu operasyonlara devam edecek, taviz vermemiz mümkün değil. Bu işin hakkından nasıl biz mağaraları, Kandil'i bunların başına geçirdiysek, en son biliyorsunuz 9 teröristi mağarada sıkıştırmak suretiyle orada bizim bir binbaşımız o bölgede şehit edilmişti, binbaşımızı şehit edenleri o mağaradaki olayda, oraya gömdük. 9 teröristi oradan o şekilde çıkarmış olduk. Bu işin ispati bizdedir. Biz bu işin ispatını yapıyoruz, lafını değil. Bundan sonraki süreçte de nasıl şu anda Cudi'de, Gabar'da, Tendürek'te, Bestlerderesi'nde bütün bunları aştıysak, bundan sonraki süreçte de aşmaya devam edeceğiz. Şehitlerimiz var, evelallah bu şehitlerimizin kanını da yerde bırakmadan yola devam.

"Mabetlerimizin üstünde bu tür sabotajlara gitmenizin bedelini çok ağır ödersiniz"

Larnaka'da, Güney Kıbrıs'ta, maalesef camilerimize yönelik bir operasyon yapıldı. Tabii Güney Kıbrıs'taki bu operasyon karşılıksız kalmayacak. Bununla ilgili parti sözcüsü arkadaşımızın Ömer Bey'in net açıklamaları var. Biz de gerek Kuzey Kıbrıs Cumhurbaşkanımız Ersin Tatar Bey'in yapmış olduğu açıklamayla birlikte aynı şekilde biz de Güney Kıbrıs'a şunu söylüyoruz: Mabetlerimizin üzerinde bu tür sabotajlara gitmeyiniz. Bu tür sabotajlara gitmenizin bedelini çok ağır olarak ödersiniz. Bunun arkasında kimlerin olduğu noktasında da her türlü arayışın içerisindeyiz. 6 tane bizim Güney Kıbrıs'ta camimiz var. Bu camilerimizin güvencesi Güney Kıbrıs'ın yönetimidir. Biz nasıl ki bütün onların kutsallarına, kiliselerine karşı bir güvenceysek, aynı şekilde aynı güvenceyi de onların vermesinin gerektiğini her zaman söylüyorum, yine bu vesileyle söylemiş oluyorum.

Cumhurbaşkanı Erdoğan Katar'a gitti

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Katar Devleti Emiri Şeyh Temim bin Hamad El Sani'nin davetiyle iki ülke arasındaki Yüksek Stratejik Komitesi'nin Yedinci Toplantısı'na katılmak üzere TC-TRK" uçağıyla saat 12.45'te Katar'ın başkenti Doha'ya gitti.

Erdoğan'ı Atatürk Havalimanı'ndan İstanbul Vali Yardımcısı Mehmet Fatih Çiçekli, AK Parti İstanbul İl Başkanı Osman Nuri Kabaktepe, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Meclis 1. Başkanvekili Zeynel Abidin Okul'un da aralarında olduğu heyet uğurladı.

Fotoğraf: AA

[Fotoğraf: AA]

Cumhurbaşkanı Erdoğan'a eşi Emine Erdoğan'ın yanı sıra, Ticaret Bakanı Mehmet Muş, Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanı İsmail Demir, Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik ile Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş da eşlik etti.

İki gün sürecek resmi ziyaret kapsamında, Erdoğan ile El Sani'nin başkanlığında, ilgili bakanların katılımıyla Doha'da icra edilecek Stratejik Komite Toplantısı'nda, ikili ilişkiler tüm boyutlarıyla gözden geçirilecek, iş birliğinin derinleştirilmesi için atılabilecek adımlar ele alınacak. Görüşmelerde bölgesel ve uluslararası meseleler hakkında fikir teatisinde de bulunulacak.

Fotoğraf: AA

[Fotoğraf: AA]

Konsey Toplantısı dolayısıyla ikili ilişkilerin ahdi zeminine önemli katkılar sağlayacak muhtelif anlaşma ve mutabakat metinlerinin imzalanması da gündemde yer alacak.