Avrupa Merkez Bankası (ECB) Başkanı Christine Lagarde ve Uluslararası Para Fonu (IMF) Başkanı Kristalina Georgieva, Dünya Ekonomik Forumu'nun (WEF) çevrim içi düzenlenen "2022 Davos Gündemi" toplantısında küresel ekonomiye ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

ECB Başkanı Lagarde, Covid-19 salgının ardından ekonomik toparlanmanın beklenenden güçlü olduğunu söyledi.

Lagarde, "Ekonomideki toparlanma beklentilerimizi aştı. Bir yıl önce bu kadar hızlı ve güçlü bir şekilde toparlanacağımızı bilmiyorduk." dedi.

"Euro Bölgesi’nde ABD'dekiyle aynı enflasyonla karşılaşmamız olası değil"

Euro Bölgesi'nde enerji fiyatlarının enflasyon üzerinde yarattığı baskıya değinen Lagarde, enerji fiyatlarında jeopolitik gelişmelerin ve hava koşullarının büyük etkisinin olduğunu aktardı.

Lagarde, enflasyonun kontrolden çıkmasını beklemediklerini belirterek, "Enflasyona karşı doğru politika tepkisi belirlemek çok kritik olacak." diye konuştu.

Artan enflasyon nedeniyle eleştirilere muhatap olan Lagarde, Euro Bölgesi'nin ABD ile aynı enflasyonla karşı karşıya olmadığını savundu. Lagarde, "Euro Bölgesi’nde ABD'dekiyle aynı enflasyonla karşılaşmamız pek olası değil." ifadesini kullandı.

Christine Lagarde, ECB'nin varlık alımlarını tamamladığı zaman faiz oranları dahil diğer araçlara bakacaklarını bildirdi.

"Enflasyonla mücadele sadece merkez bankalarının görevi değil"

IMF Başkanı Georgieva da artan enflasyonun tedarik zinciri aksamaları, artan gıda fiyatları ve yükselen enerji fiyatlarından kaynaklandığını söyledi.

Yüksek enflasyonla mücadelenin sadece merkez bankalarına ait bir görev olmadığını belirten Georgieva, merkez bankalarının enflasyona müdahalesinin veri öncülüğünde olması gerektiğini, aynı zamanda Covid-19 salgınıyla mücadelenin de önemli olduğunu vurguladı.

Georgieva, ABD'de enflasyonun ekonomik ve sosyal bir endişeye dönüşmesi nedeniyle ABD Merkez Bankasının (Fed) sorumlu davrandığına işaret ederek, Fed'in faiz artırımlarının bazı alanlarda zaten yavaş seyreden toparlanmayı soğutabileceğini ifade etti.

IMF Başkanı, Fed'in politika değişikliğini iletişim içinde yapmasının büyük önem taşıdığını kaydetti.