Bilecik Söğüt'te 7-9 Eylül'de yapılacak 737. Ertuğrul Gazi'yi Anma ve Yörük Şenlikleri'ne 3 günde 100 bin kişinin katılması bekleniyor.
"Diriliş Ertuğrul" dizisi ve "Saygı Nöbeti"nin etkisi
Ertuğrul Gazi Türbesi'nde 7 Mayıs 2017'den bu yana alp kıyafetli askerler tarafından "Saygı Nöbeti" tutuluyor. Nöbet, Jandarma Genel Komutanlığı ve Bilecik 2. Jandarma Er Eğitim Tugay Komutanlığı'nın katkılarıyla Söğüt Ulaştırma Eğitim Merkez Komutanlığı'nda 9'u uzman çavuş, 4'ü erbaş ve er olmak üzere 13 asker tarafından gerçekleştiriliyor.
Valiliğin temin ettiği alp kıyafetlerindeki aksesuarlarda, tarihi misyona uygun malzemeler kullanılıyor. Askerler, sabah 09.00'da başlayan Saygı Nöbeti'nde 19.00'a kadar her saat başında nöbet değişimi yapıyor. Yılın 365 günü tutulan nöbet bölgeyi ziyarete gelenlerin ilgisini çekiyor.
Söğüt Belediyesi yetkililerine göre, TRT'de yayınlanan "Diriliş Ertuğrul" dizisi ve "Saygı Nöbeti"nin, Ertuğrul Gazi Türbesi'ne ilginin artmasında, ziyaretçilerin rotasını bölgeye çevirmesinde etkili oldu.
Ertuğrul Gazi Türbesi'ni ziyaret edenlerin sayısı 5 yıl önce 300 bin kişi iken bu sayı bu senenin 8 ayında 1 milyon kişiyi geçti. Kuruluşun ruhunu hissetmek, yaşamak isteyenlerin geldiği türbede özellikle hafta sonlarında yoğunluk yaşanıyor.
Hazırlıklar tamamlandı
14 bin 700 kişinin yaşadığı Söğüt, on binlerce kişinin geleceği 7-9 Eylül'de kutlanacak 737. Ertuğrul Gazi'yi Anma ve Yörük Şenlikleri'ni bekliyor.
Bilecik Valisi Tahir Büyükakın, şenliklerin dolu dolu geçeceğini ve tüm hazırlıkların tamamlandığını söyledi.
Şenliklere bu yıl iyi bir katılım beklediklerini, 3 günde 100 bin kişiyi ağırlayacaklarını belirten Vali Büyükakın, şunları anlattı:
"Programlarımız cuma günü başlayacak. O günden itibaren Yörükler gelmeye başlayacak. Bilindiği gibi tarihi bir göç yolu canlandırması oluyor. Domaniç'ten başlayıp Söğüt'e gelen bir göç var tarihi olarak. Bunu temsilen gelecek olan birtakım gruplar olacak. Ertuğrul Gazi, Domaniç'teki yaylalardan Söğüt'teki kışlağa göç yolu üzerinden bir hareketlilik göstermiş. Söğüt'e geldiğinde de bir toy toplamış. Toy tarihsel olarak hem devlet meselelerinin görüşüldüğü, gelecekte neler yapılacağı, milletin iaşesinin nasıl sağlanacağından güvenlik konularına kadar birçok konunun görüşüldüğü bir toplantı."
Jandarma bandosu, Genelkurmay mehteri
Toy'un aynı zamanda bir şenlik anlamına geldiğini söyleyen Büyükakın, şu bilgileri verdi:
"Dolayısıyla bu organizasyonlarımızda hem şenlik hem de Toy tarafını organize etmeye çalışıyoruz. STK'lardan katılım olacak, o yolu yürüyerek gelecekler. Getirecekleri bayrakları, sancakları alacağız bir ritüel gerçekleştirmiş olacağız. Aynı zamanda Konya'dan da sancak töreni şeklinde bir yürüyüş gerçekleştirilecek. İkinci gün programlarında yörüklerimizin karşılanması yine temsili olarak tarihsel gerçekliği canlandırmak için tören olacak."
Jandarma Genel Komutanlığı'nın bandosunun şenlik için geleceğini belirten Büyükakın, Genelkurmay Mehter Takımı'nın da programa katılacağını söyledi.
"Söğüt bizim kuruluşumuzun ruhunu temsil etmektedir. Aynı Malazgirt'te olduğu gibi Söğüt'te de bu milletin bağımsızlık mücadelesinin, onurlu bir şekilde ayakta kalma mücadelesinin, ebediyyen devlet olma mücadelesinin yansımalarını görüyoruz. O ruh Söğüt'te var, o ruh Malazgirt'te var, Çanakkale'de var. Bu ruhu devam ettirmek maksadıyla biz 737.'sini düzenleyeceğiz. Bu ruha değer veren ayakta tutmak isteyen tüm vatandaşlarımızı davet ediyoruz."
Ertuğrul Gazi Türbesi
Bilecik İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü'nün kayıtlarına göre, Osmanlı Devleti'nin kurucusu Osman Gazi'nin babası Ertuğrul Gazi'nin Söğüt'teki türbesinin kesin tarihine yönelik bilgi bulunmamakla birlikte 13. yüzyılın sonlarında inşa edildiği biliniyor.
Osman Gazi tarafından önce açık mezar olarak yaptırılan, daha sonra 1. Mehmet Çelebi tarafından türbe haline getirilen yapının, Sultan 3. Mustafa zamanında 1757'de yeniden yapılırcasına onarıldığı kayıtlarda yer alıyor.
1886 yılında da 2. Abdülhamit tarafından yeniden onartıldığı ve yanına çeşme eklendiği bilinen altıgen planlı, üzeri kubbe örtülü Ertuğrul Gazi Türbesi'ne dikdörtgen bir girişten sonra ulaşılıyor.
Yunan işgalinde tahrip edilen türbede o dönemde yaşananların izleri halen görülebiliyor.
