Merkez Bankası’nın, ‘Kripto Varlık Raporu’nda internete bağlı cihaz sayısının 2021 sonu itibarıyla 6.2 milyara ulaşacağı öngörüsü paylaşılırken, sanal para birimlerinin ve kullanıcılarının yaygınlaşacağı tespiti yapıldı.

Milliyet'ten Önder Yılmaz'ın haberine göre raporda, “kapalı sanal para, tek yönlü akışa sahip para ve iki yönlü akışa sahip para” şeklinde üç tür para düzeneği bulunduğu, bu düzeneklerin merkezi veya merkezi olmayan (decentralised) modele göre çalışabildiği belirtildi.

“Güvenirlilik ve güvenlik kırılması oldukça zor” denilen raporda, bu güvenlik yapısının uzlaşma yöntemine dayanan açık kaynak kodlu şifreleme algoritmaları ile sağlandığı vurgulandı.

Raporda, merkez bankalarınca para olmadığı ifade edilen ve çoğunlukla otoriteler tarafından düzenlenmeyen Bitcoin ve benzerlerinin yasallığı konusunda ülkelerin farklı tutum sergilediği, Türkiye’nin yanı sıra, American Samoa, Çin, Mısır ve Fas’ın bazı kısıtlamalar getiren ülkeler olduğu ifade edildi.

Merkez Bankası açıkladı: Kripto parada üç düzenekMB’nin TBMM Dijital Mecralar Komisyonu’na gönderdiği Mayıs 2021 tarihli raporda, para, dijital para, sanal para, kripto varlık kavramları detaylı olarak masaya yatırılıyor.

Raporda, satın alma gücü olan, mal ile hizmetlerin satın alınmasında ve borç bedellerinin ödenmesinde kullanılan, yatırım ve tasarruf özelliği taşıyan değerli varlık olarak tanımlanan paranın, “Değişim aracı, hesap ve değer birimi ve değer biriktirme” olmak üzere üç işlevi olduğu kaydedildi. Raporda, şu ifadelere yer verildi:

 “Yasal dayanağa bağlı olarak merkez bankaları veya kamu otoriteleri tarafından tedavüle çıkarılan, altın, gümüş vb. karşılığı olmayan ve güven esasına dayanan itibari para kullanılmaktadır. Öte yandan bir çatı kavram olarak dijital para birimi veya dijital para en geniş anlamında paranın elektronik ortamda tutulan ve değişim aracı olarak kullanılan formu olarak tanımlanmaktadır. Uluslararası Para Fonu, dijital paranın yasalara dayanmayan düzenlenmemiş bölümünü sanal para olarak adlandırmaktadır.”

2021 sonuna kadar internete bağlı cihaz sayısının 6.2 milyara ulaşacağının öngörüldüğü belirtilen raporda, “Bu gelişmeler doğrultusunda internet ortamında kurulan sanal topluluklar hızla çoğalmış ve bu topluluklar üyelerine sundukları mal ve hizmetlerin takasında kullanılmak üzere karmaşık bilgisayar uygulamalarına dayanan sanal para birimleri tesis etmişlerdir” denildi.

Raporda, sanal para düzeneklerinin sınıflandırılmasında esas alınan yöntemlerden birinin de sanal paranın gerçek para ve gerçek ekonomi ile olan ‘çevrilebilirlik ilişkisi’ olduğu kaydedildi.

Bu ilişkinin, ‘kambiyo işlemleri sonucu oluşan kaydi para akışı’ ve ‘gerçek mal ve hizmetlerin satın alımı sırasında oluşan gerçek para akışı’ olmak üzere iki kanaldan gerçekleştirildiği belirtilen raporda, bu sınıflandırma temel alındığında üç tür sanal para düzeneğinin tespit edildiği belirtildi. Raporda bu üç tür sanal para düzeneği şöyle özetlendi:

KAPALI SANAL PARA DÜZENEKLERİ:

Gerçek ekonomiyle hemen hiçbir bağlantısı olmayan bu düzenekler bazen ‘oyun içi’ sanal para düzenekleri olarak da adlandırılmaktadır. Kullanıcılar genellikle bir üyelik aidatı ödeyerek düzeneğe katılım sağlar ve oyundaki performansları ölçüsünde sanal para biriktirirler. Sanal para sadece topluluk tarafından sağlanan sanal mal ve hizmetlerin satın alımında kullanılır ve düzeneğin dışında geçersizdir.

TEK YÖNLÜ AKIŞA SAHİP PARA DÜZENEKLERİ:

Bu düzeneklerde sanal para belirlenen bir dönüşüm oranına göre gerçek para kullanılarak satın alınabilir ancak sanal paranın gerçek paraya geri dönüşümü mümkün değildir. Koşullar düzenek sahibince belirlenir. Sanal para kullanılarak hem sanal, hem de gerçek mal ve hizmetler alınabilir.

İKİ YÖNLÜ AKIŞA SAHİP PARA DÜZENEKLERİ:

Bu düzenekte kullanıcılar tarafından serbest piyasada belirlenen döviz kurlarına benzer şekilde gerçek paraya endeksli dönüşüm oranları üzerinden sanal para alınıp satılabilir. Diğer bir ifadeyle, sanal para herhangi bir çevrilebilir paraya benzer şekilde işlem görür. İki yönlü akışa sahip sanal para düzenekleri hem sanal ve hem de gerçek mal ve hizmetlerin satın alınmasına imkân verir.

Raporda, sanal para düzeneklerinin merkezi veya merkezi olmayan (decentralised) modele göre çalışabildiği belirtildi. Raporda, “Kriptografik tekniklere dayalı olarak merkezi olmayan modele göre çalışan sanal para düzenekleri kripto varlık olarak da adlandırılmaktadır. Ödeme sistemleri başta olmak üzere finansal teknolojiler alanında gelecekte en önemli etkiyi yaratması beklenen merkezi olmayan sanal para düzenekleridir” denildi.

İLK ÖRNEK BITCOIN

Kripto varlıkların ilk ve en çok bilinen örneğinin Bitcoin olduğu vurgulanan raporda; bu sanal paranın adının, 2009’da Satoshi Nakamoto takma adlı bir kişi tarafından yayımlanan, ‘Bitcoin: A Peer - to - Peer Electronic Cash System’ adlı makale ile duyulduğu ve birkaç yıl içerisinde hızla yayıldığı bildirildi.

Raporda, Avrupa Bankacılık Otoritesi’nin (EBA), kripto varlıkları; “algılanan veya asli değeri öncelikle kriptografiye ve dağıtık defter teknolojisine (DLT) veya benzer bir teknolojiye dayanan”, “bir merkez bankası veya resmi makam tarafından ihraç edilmeyen veya karşılığı garanti edilmeyen”, “değişim ve/veya yatırım aracı olarak ve/veya bir mal veya hizmete erişmek için kullanılabilen sanal varlıklar” olarak tanımladığı ifade edildi.

GÜVENLİK KIRILAMAZ

Merkez Bankası açıkladı: Kripto parada üç düzenekBitcoin’de işlemlerin merkezi otorite olmaksızın doğrudan kullanıcılar arasında gerçekleştiği belirtilerek şöyle denildi:

“Güvenirlilik ve güvenlik: kırılması oldukça zor, uzlaşma yöntemine dayanan açık kaynak kodlu şifreleme algoritmaları ile sağlanır. Doğrulanan işlemler dağıtık şekilde saklanır ve çifte harcama engellenir. İlk ve en bilinen uygulama olan Bitcoin’in birçok türevi (altcoin) geliştirilmiştir.

Geleneksel para birimlerinin aksine Bitcoin vb. kripto varlıkların toplam para arzının yönetimi, uygulama protokolü eliyle sağlanır. Yeni bitcoinler, ‘madencilik’ yöntemiyle, düzenekteki işlemleri doğrulayan, oldukça karmaşık şifre işlemini çözmek durumunda olan katılımcılarca üretilir.

Kripto varlık düzeneklerinde üretilebilecek sanal para miktarı genellikle sınırlıdır (Bitcoin: 21 milyon BTC, Litecoin: 84 milyon LTC vb.) Sanal para birimleri, değeri serbest piyasada arz ve talep ile belirlenen ve asli değeri sıfır olan bir tür emtia olarak kabul edilmektedir. Bitcoin Coindesk Fiyat Endeksi’ne göre, 13 Mart 2021’de 60 bin dolara ulaşan Bitcoin 1 Mayıs 2021’de 57 bin dolardan alıcı buldu.”