İlk sayısı Cumhuriyet'in ilanından önce Eylül 1923'te yayımlanan "Ayın Tarihi" dergisi tekrar çıkarıldı.

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı tarafından hazırlanan dergide Türkiye ve dünyada yaşanan gelişmeler detaylı bir şekilde yer aldı.

“Ayın Tarihi” dergisinde Elazığ’da meydana gelen 6.8 büyüklüğündeki depreme de yer verildi.

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı tarafından yapılan paylaşımda; “Elazığ'da 24 Ocak'ta yaşanan 6,8 büyüklüğündeki depremin yaralarının milletçe seferberlik içinde sarılmasını, mucize kurtuluşları ve Türkiye’nin doğal afetlere karşı mücadele kapasitesini geliştiren yatırımları #AyınTarihi'nde bulabilirsiniz” denildi.

Dijital ortamdan da ulaşılan “Ayın Tarihi” Dergisi’nde Elazığ depremine ve depremde öne çıkan isimlere geniş yer ayrıldı.

 

İşte Cumhurbaşkanlığı Tarafından Hazırlanan “Ayın Tarihi” Dergisinde Elazığ Depremiyle İlgili Yer Alan Bölümler;

Elazığ’ın Sivrice ilçesi, 24 Ocak 2020 tarihinde yerel saatle 20.55’te 6.8 büyüklüğünde bir depremle sarsıldı. Doğu Anadolu Fay Hattı üzerinde gerçekleşen depremde Elazığ ve çevre illerden toplam 44 vatandaş hayatını kaybetti; 1607 kişi ise afetten yaralı kurtuldu. Sarsıntı, Malatya başta olmak üzere çevre iller ile Suriye, Irak ve İran’da hissedildi. Depremin ardından büyüklükleri 1.8 ile 5.4 arasında değişen 1140 artçı sarsıntı kaydedildi.

Türkiye Cumhuriyeti Devleti, tüm kurum ve kuruluşlarıyla, Elazığ depreminin ilk anından itibaren seferber oldu. Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) koordinasyonunda Türk Kızılayı başta olmak üzere sivil toplum kuruluşlarının yanı sıra bazı yerel yönetimlerin de yardım malzemeleri ve arama-kurtarma ekipleri derhal deprem bölgesine sevk edildi.

Türkiye Afet Müdahale Planı (TAMP) Devrede Elazığ depremi sonrasında tüm faaliyetler, AFAD tarafından geliştirilerek 2014 yılında hizmete alınan Türkiye Afet Müdahale Planı (TAMP) çerçevesinde sistematik bir şekilde gerçekleştirildi. Müdahaleyi yapan çalışma grupları ile koordinasyon birimlerinin rol ve sorumluluklarının önceden belirlendiği TAMP sayesinde kamu kurum ve kuruluşları ile sivil toplum örgütleri, afet durumunda ne zaman ne yapmaları gerektiğini net bir şekilde biliyor. Böylece bir afet yaşandığında görev dağılımı gibi çalışmalarla vakit kaybedilmiyor.

CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN ELAZIĞ’DA

Depremin hemen ardından sosyal medya hesaplarından açıklama yapan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ve Sağlık Bakanı Dr. Fahrettin Koca’yı bölgeye gönderdiğini duyurmuştu. Ayrıca devletin, başta AFAD, Kızılay ve Silahlı Kuvvetler olmak üzere tüm kurum ve kuruluşlarıyla milletin yanında olduğu mesajını vermişti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, deprem nedeniyle İstanbul programını iptal ederek 25 Ocak günü Elazığ’a gitti. Depremde enkaz altında kalarak hayatını kaybeden anne-oğulun cenazesine katılan Erdoğan, arama-kurtarma çalışmalarını yerinde takip ederek, yaralıları hastanede ziyaret etti. Cumhurbaşkanı, enkaz kaldırma faaliyetlerinin en kısa zamanda tamamlanacağı; depremde evleri hasar gören veya yıkılan vatandaşların barınma ihtiyaçlarının TOKİ marifetiyle karşılanacağını ifade etmişti.

MUCİZE KURTULUŞ

Tarihe geçen kurtarma operasyonlarından biri Elazığ’ın Mustafa Paşa Mahallesi’nde gerçekleşti. Yıkılan binanın enkazından yükselen kadın sesi üzerine harekete geçen Jandarma Arama Kurtarma ekipleri, depremden 24 saat sonra 2.5 yaşındaki Yüsra bebeği ‘yaşam tüneli’ olarak adlandırılan galeri tekniğiyle kurtardı. Enkazdan çıkarılan çocuk, 112 Acil Sağlık ekiplerince hastaneye kaldırıldı. Yüsra'nın annesi Ayşe Yıldız’ın da depremden 28 saat sonra enkazdan sağ olarak kurtarılması, afetin yaralarını saran Türkiye’ye moral oldu. Umudun Sembolü Azize Elazığ depreminin ardından tüm Türkiye, bölgede görev yapan arama-kurtarma ekiplerinden gelecek iyi haberleri beklemeye başladı. Adıyaman’da 112 Acil Servis’te acil tıp teknisyeni olarak çalışan,

Ulusal Medikal Kurtarma Ekipleri (UMKE) gönüllüsü Emine Kuştepe’nin enkaz altında kalan Azize Çelik ile yaptığı telefon görüşmesi, bu zor zamanda umudun sembollerinden biri oldu.

Görüşme sırasında Çelik’ten enkaz altında kalan diğer vatandaşlara annelik yapmasını isteyen Kuştepe, “Amacım çocukları, yaşlı teyze dahil herkesi uyanık tutmaktı” diye konuştu. UMKE gönüllüsü, soğukkanlılığını koruyarak, enkaz altındaki kadına Türkçe bilmeyen komşusuyla nasıl iletişim kurması gerektiğini de anlattı. Azize Çelik’in kısa süre sonra enkazdan kurtarılması, tüm ülkenin ümitlerini yeşertti.

SURİYELİ MAHMUD

Sürecin bir başka kahramanı ise Sürsürü Mahallesi’nde yıkılan binanın altında kalan Dürdane-Zülküf Aydın çiftini çıplak elleriyle kazarak enkazdan çıkaran Suriyeli üniversite öğrencisi Mahmud el Osman oldu. Dürdane Aydın’ın olayı sosyal medyada paylaşmasının ardından gün dem olan Suriyeli gencin enkazdan kurtardığı aileyle buluşması duygusal anlara sahne oldu.

2 yıl önce Suriye’nin Hama şehrinden Hatay'a gelen; üniversite eğitimi için depremden 3 ay önce Elazığ'a yerleşen Suriyeli Mahmud, "Sarsıntı bitince ben de yıkılan bölgeye gittim. İnsanların sesini duydum. Sonra enkaz altından kadının ve eşinin sesini duydum. Ellerimle enkazı kaldırmaya çalıştım, çevredeki gençlerden de yardım istedim ve birlikte çalıştık. Önce adamı enkazdan çıkardık sonra kadının üzerine düşen parçaları çıkarmaya çalıştım. Kadının bacağının üzerine düşen büyük parçaları ellerimle kaldırdım, ondan sonra kadının bacakları serbest kaldı. Böyle olunca kaldırıp çıkardım. Ekipler de hastaneye götürdü" diye konuştu.

YATIRIMLAR VERGİLERİ KATLADI

2013-2020 döneminde toplam 147,2 milyar lira deprem vergisi toplanırken, deprem bölgelerinde toplam 1.21 trilyon lira harcama yapıldı. Bir başka deyişle yatırımlar, vergi gelirlerinin 8.5 katına ulaştı. Aynı dönemde hükümetin depreme yönelik harcamaları, eğitim, sağlık, kentsel dönüşüm, ulaştırma ve acil yardım alanlarında gerçekleşti. Türkiye, ekonomik gücüne ve insan sermayesine en büyük tehditlerden birini oluşturan doğal afetlere karşı bir yandan müdahale kapasitesini geliştirirken, diğer yandan da bilinçlendirme faaliyetleri ve altyapı yatırımları gibi kritik alanlara yoğunlaşarak kaynaklarını kriz yönetiminden risk yönetimine kaydırıyor.