Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, Devlet Su İşleri (DSİ) Genel Müdürlüğü Konferans Salonu'nda düzenlenen "Yeraltı Barajları Eylem Planı" lansman toplantısına katılarak bir konuşma yaptı.

Yer altı barajları projesine "Cumhuriyetin 100. Yılında 100 Yer altı Barajı" adını verdiğini aktaran Pakdemirli, "Bundan sonra da DSİ, yer altı barajları konusunda da başarılı çalışmalara imza atacak. Yer altında çok büyük bir alan var ve bunlar haritalanmış durumda. Yer üstü barajına harcayacağımızın yüzde 5-10'unu geçmeyecek rakamlarla yer altında başarı sağlamamız mümkün." ifadelerini kullandı.

“İÇLERİNDE ELAZIĞ DA VAR”

Türkiye'de yer altı barajları yapımına 1970'li yıllarda başlandığını ancak şu ana kadar sadece 10 civarında yer altı barajı yapıldığını bildiren Pakdemirli, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Başlattığımız eylem planıyla İzmir, Aydın, Mardin, Ankara, Konya, Çankırı, Malatya, Elazığ, Edirne, Tekirdağ, Bartın, Balıkesir başta olmak üzere birçok şehrimizde toplam 100 adet yer altı barajı inşa edeceğiz. 100 projeyle yaklaşık 50 milyon metreküp su depolanacak, bu suyun tamamının içme suyuna tahsis edilmesi halinde, 750 bin kişiye içme suyu sağlanabilecek. Suyun tamamının sulamaya tahsis edilmesi halinde ise 80 bin dekar arazi sulanabilecek ve yıllık 60 milyon lira net zirai gelir artışı sağlanabilecek” dedi.

“ÇEVRE DOSTU YER ALTI BARAJLARININ YAPIMINA BAŞLIYORUZ”

Pakdemirli, yarı kurak coğrafyada bulunan Türkiye'de yer altı barajlarının su rezervine katkı yapacağını ifade ederek, "Klasik anlamda baraj inşa ettiğiniz zaman, kamulaştırma maliyetleri, çevresel etki değerlendirme çalışmaları gibi süreci çok uzatan hususlar ile karşılaşabiliyorsunuz. Ayrıca buharlaşma ve bazen doğa tahribatı gibi problemler de olabiliyor. Bunun için artık suyun, topoğrafyanın ve jeolojinin uygun olduğu alanlarda çevre dostu yer altı barajlarının yapımına başlıyoruz. 11. Kalkınma Planımıza yer altı su havzaları ve barajlarının oluşturulmasına yönelik çalışmaları da ekledik." dedi.

Pakdemirli, yer altı barajlarının, suyun bulunduğu yerin tabanına kadar, bir perde veya kil dolgu inşa edilerek depolanmasını sağlayan yapılar olduğunu aktararak, bu barajların, kıyı bölgelerinde yer altından suyun denize boşa akıp gitmesini ya da tatlı suyun tuzlanmasını önlediğini anlattı.

 

"DÜŞÜK MALİYETLİ VE YAPIM SÜRESİ KISA"

Düşük maliyetli ve yapım süresi kısa olan bu yapıların, Avustralya ve Suudi Arabistan gibi ülkelerde de yeni yeni gündeme gelmeye başladığını belirten Pakdemirli, "Özellikle vadilerin daraldığı yerlerde baraj, gölet gibi yüzey depolamalarıyla birlikte, tatlı yer altı sularının, havza aşağılarına giderek tuzlanmasını önlemek veya akiferlerde daha fazla su depolayarak yer altı depolama projelerinin uygulamaya konması mümkün görülmektedir." şeklinde konuştu.