13 yıl boyunca Türkiye Dışişleri ve Ekonomi Bakanlığı yapan Ali Babacan’ın liderliğindeki Demokrasi ve Atılım Partisi’nin il teşkilatında hareketli günler yaşanıyor.

Partinin Genel Merkezi, 11 Nisan Pazar günü Elazığ İl Başkanı Murat Dağhan’ı görevden aldıkları haberini servis etti.

Haberlerin ardından Başkan Dağhan’dan açıklama geldi, “Biz görevden alınmadık, istifa ettik” dedi.

Dağhan’ın açıklamasında partisi ile ilgili sert ifadeler yer aldı.

DAĞHAN:GÖREVDEN ALINMADIM

Dağhan, “Sürekli dürüst ve haysiyetli insanlar için buradayız diyen, dilinden korkma Türkiye söylemini hiç eksik etmeyen, kendisine insan haklar, demokrasi, hak, hukuk ve adaleti siyasi ilke, şeffaflık ve liyakati da siyasi ahlak edindiği iddiasında olan DEVA partisinin Elazığ il yönetim kurulu asil, yedek ve disiplin kurulu üyeleriyiz. Hukuka tabi olmayan bir sosyal yapı içindeki insanları birlik ruhu etrafında bir araya getirip aynı hedefe yönlendirmek mümkün değildir. Aynı şekilde, insanı verimli çalıştırmakta mümkün olamaz. Kısacası güçlü teşkilatlanmalar varlığını kurumsal karar alma iradesine ve işleyen hukuka borçludur. İnsanı sosyal fayda sağlayan bir ise koşmak ancak bu iki unsurun varlığı halinde mümkün olur. Sosyal ve siyasal organizasyonlarda üyelere güvence hukuk, yani tüzük aracılığıyla verilir. Türkiye'nin ağır sorunlarını çözme iddiasında olan bir partinin engebeli yolu cesurca karar almasından, bu kararlan uygulama iradesinden ve tüzük (hukuk) çerçevesinde işlerlik kazanmış etkin parti teşkilatlarına sahip olmasından geçer. Bilindiği üzere Elazığ il teşkilatı Büyük kongreyi müteakip teşkilat içi bir kalkışma harekatına maruz kalmıştır. Bunu genel merkezle sözlü ve yazılı olarak müteaddit kereler paylaştığımız ve disiplin süreci istediğimiz malumunuzdur. Ancak, geçen zaman zarfında genel merkez bu kalkışmayı tüzük kapsamında ele alma ve çözümleme yoluna gitmemiştir. Genel merkez tüzüğü işletmek yerine bu sorunu en az hasarla nasıl atlatın arayışına yönelmiştir. Kendince en kolay çözümü de il başkanının teşkilat içerisindeki etkinliğini törpüleyerek etrafını boşaltmada ve onu görevini bırakmaya sevk etmede bulmuştur. Gerçekte bu bir çürütme politikasıdır. Genel merkezin partiye ve teşkilata bu yapılanlara cevabı tüzüğu işletmek olması gerekirken yaptığı şey il başkanını görevini bırakmaya ikna etmek suretiyle şantajlarının gönlünü almaya çalışmaktan ibaret kalmıştır. Bu gönül almanın bedeli ise gece gündüz demeden emek veren teşkilat üyelerinin partiye olan güven duygusunu kaybetmesi olmuştur. Genel merkezin bu politikası, Elazığ teşkilatında başta il başkanı olmak üzere partiye yürekten hizmet eden üyelerin tümünü rahatsız etmiş ve siyasetten soğumalarıyla sonuçlanmıştır. Bizlerin bu partiye kuruluş ilkelerini ve parti programını korumak üzere geldiği aşikar. Bununla birlikte, hangi gerekçeyle olursa olsun hukuku parti içerisinde bile işletemeyen bir partinin Türkiye'nin sorunlarına derman olacağına artık inanmıyoruz. Tüzüğü işletemeyen genel merkezin yeni il başkanı arayışlarına girmiş olduğunu büyük bir hayalkırıklığı ile öğrenmemiz ve bunu adaletle bağdaştıramamamız hasebiyle istifa ediyoruz” dedi.

Murat Dağhan ile birlikte olan bazı yönetim kurulu üyeleri de istifasını verdi.