Çocukluğu dedesinin marangoz dükkanında geçen İlter'in, ahşap ürünlere ilgisi her geçen gün arttı.
Dedesinden öğrendiği sanattan kopamayan İlter, çalıştığı özel şirketten ayrılarak, tüm mesaisini bu işe ayırdı.
Ekmeğini ahşaptan kazanan evli ve bir çocuk babası İlter, atölyesinde gün boyu oyuncaklar, farklı yöre mimarilerini yansıtan evler, gemiler ve hediyelik eşyalar hazırlıyor.
İLTER: SEVDİĞİM İŞİ YAPIYORUM
Ahşap ustası İlter yaptığı açıklamada, “Çocukluğum dedemin yanında marangoz dükkanında geçti. O tozun, talaşın içinde olmaktan mutlu olurdum. Ahşabın kokusuna dokusuna çok meraklıydım. Yıllar geçti. Okula gittim ama ahşapla irtibatım hiç kopmadı" dedi.
Dedesinden öğrendiği sanatı evinde uyguladığını, ancak bu işi sürekli yapmak için çalıştığı özel şirketten ayrıldığını aktaran İlter, çalıştığı işten elde ettiği kazanç ile ahşap atölyesi kurduğunu belirtti.
İLTER: AHŞAP MERAKI BANA EKMEK KAPISI OLDU
İlter, "Ahşap merakı bana ekmek kapısı oldu. Sevdiğim işi yapıyorum, ahşaptan sanat eserleri çıkarıyorum. Dedem ömrü yettiğince hep marangozluk yaptı. Bayrağı ben devraldım. Dedemin hayallerini gerçekleştirmeye çalışıyorum. Dedem bu işte daha da ileri gidebilirdi ama maddi sıkıntılardan dolayı belirli bir yere kadar geldi. Onun yapamadıklarını yapıp, vefa borcumu, bu işle uğraşarak ödemeye çalışıyorum” şeklinde konuştu.
İlter, bilgisayar üzerinde yaptığı çizimler için temin ettiği malzemeleri kullandığını, makine ile çıkardığı parçaları montajla birleştirip, ilgi gören ürünlere dönüştürdüğünü aktardı.
İLTER: MÜŞTERİLERİN HAYALLERİNİ DE GERÇEKLEŞTİRİYORUZ
Müşterilerinin hayalindeki ürünleri yaptığı çizimle gerçekleştirdiğini ifade eden İlter, "Tahta parçasına ruh, görsellik kazandırıyoruz. Çıkan atık malzemelerden de daha küçük süs eşyaları yapıyor, çevremdekilere hediye ediyorum. Müşterilerin hayallerini gerçekleştiriyoruz" diye konuştu.
İlter, atölyesinde 10 bini aşkın eser ortaya çıkardığını dile getirerek, ahşabın doğallığından faydalanarak, sağlıklı ürünler hazırladığına dikkati çekti.
Müşteri Murat Tekinyördem, ahşaptan yapılan hediyelik eşyalara ilgisinin olduğunu belirterek, göze daha çok hitap ettiğini düşündüğünü söyledi.
TEKİNYÖRDEM: DOĞA AŞIĞI BİR İNSANIM
Çocukluğunun ahşap oyuncaklarla oynayarak geçtiğini anlatan Tekinyördem, "Doğa aşığı bir insanım. Bu tür eserleri evimde bulundurarak, mutlu oluyorum. Adeta geçmişimizle bağlantı kuruyoruz” diye konuştu.
