Türkiye'de yağışsız geçen aylar ve özellikle son dönemlerde baraj göllerinden yansıyan korkutucu fotoğraflar kuraklık konusunu gündemin üst sıralarına taşıdı. Meteoroloji Genel Müdürlüğü tarafından hazırlanan meteorolojik kuraklık haritalarında da yaşanan sıkıntının boyutu net bir şekilde fark edilebiliyor.

Türkiye'de yağışların azalması ile başlayan 'meteorolojik kuraklık' kısa zamanda barajlarda etkisini gösterdi. Sonbahar aylarında beklenen yağışların düşmemesi' 'tarımsal kuraklık' tehlikesini beraberinde getiriyor.

Uzmanlar, kuraklığı mevsimsel hava olaylarının etkisine bağlamasının yanı sıra bu duruma koronavirüs salgınını ve bilinçsiz su tüketimi ekliyor. 

ELAZIĞ’IN KURAKLIK SEVİYESİ ARTIYOR

Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nün verilerine göre Türkiye’de kuraklıktan en çok etkilenen şehirlerin başında Elazığ geliyor. Daha önce deprem ardından koronavirüs süreciyle mücadele eden Elazığ’ı bu kez kuraklık vurdu.

Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nün meteorolojik kuraklık haritasına göre Elazığ geçen yıllara göre oldukça kötüleşiyor.

SON 2 YILLIK DURUM

Son 24 aylık değerlendirmede Elazığ kuraklık haritasında orta ve hafif nemli şehirler arasında yer alıyor. Elazığ’ın bazı bölgeleri orta nemli olarak görünürken, az da olsa bazı bölgeleri ise hafif nemli olarak işaret ediliyor.

SON 1 YILLIK DURUM

Ancak 2018’e göre 2019 yılında kuraklık seviyesi daha da yükseliyor. Son 12 aylık değerlendirmede Elazığ Türkiye haritasında normal civarı olarak görülüyor.

SON 3 AYLIK DURUM

Son 3 aylık döneme gelindiğinde ise durum iyice ciddileşiyor. Elazığ 2019 yılındaki normal civarı değerinden düştükçe düşüyor. Ağustos – Eylül ve Ekim ayları verilerine göre Elazığ “Olağan Üstü Kurak” seviyesine çıkıyor.

2 yıl önceki ortalama kuraklık durumu orta ve hafif nemli olan, 1 yıl önceki ortalama kuraklık durumu normal civarı olan Elazığ’ın kuraklık seviyesinin kısa bir sürede en üst seviyeye çıkması tehlike çanlarının çaldığını gösteriyor. Meteorolojinin haritasında yer alan en ciddi kuraklık seviyesi “Olağan Üstü Kuraklık” tabiriyle isimlendiriliyor. Olağan üstü kuraklık yaşanan yerleri siyah renkle gösteren meteoroloji Elazığ’ın tamamını siyah olarak gösteriyor.

UZMANLAR UYARIYOR

Peki Türkiye'deki baraj doluluk oranları neyi işaret ediyor, 'aşırı kuraklık' kapıda mı? İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Meteoroloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Orhan Şen, açıklamalarda bulundu.

Türkiye'nin son yıllardaki en şiddetli kuraklığı yaşadığını belirten Orhan Şen, Anadolu'nun bazı yerlerinde sosyo-ekonomik düzeyi oldukça derinden etkileyecek olan tarımsal kuraklığın da başladığını belirtti.

''KURAKLIK ETKİSİNİ DAHA SIK HİSSETMEYE BAŞLADIK''

Kış aylarında alınan yağışların yaz yağışlarına oranla daha besleyici olduğunu söyleyen Şen, ''Türkiye, eskiden 10-15 senede bir kuraklık yaşardı. 1990 ve 2008'de kuraklık yaşadık. Ancak 2008'den itibaren kuraklık etkilerini daha sık görmeye başladık'' dedi.

'BU DURUM DOĞAL AFETE DOĞRU GİDİYOR''

Ülkede şu an etkili olan kuraklığın, doğal afet sınırına çoktan girdiğini söyleyen Şen, ''Anadolu'da, Trakya ve Marmara'nın büyük bölümü dahil olmak üzere 6 aydır şiddetini artıran kuraklık son 3 ayda etkisini daha da artırdı'' açıklamasını yaptı.

Şen, ''Türkiye'de su baskınları taşkınlar ve orman yangınları gibi afetler, kuraklıktan ziyade daha ön planda duruyor. Ancak biz daha kuraklığın 'sıcak nefesini' hissetmedik. Bunu yavaş yavaş hissedeceğiz'' ifadelerini kullandı

''KURAKLIK SİNSİCE GELİR''

Kuraklığın diğer doğal afetlerin aksine sinsice geldiğini belirten Şen, evrelerini şu şekilde açıkladı:

''Yağışların azalması meteorolojik kuraklıktır, bunun ardından gelen nehir ve göllerin düşmesi de hidrolojik kuraklıktır. Hidrolojik kuraklık da sulama ve içme suyunda sıkıntı yaşadığımız anlamına geliyor. Üçüncü kuraklık ise tarımsal kuraklıktır. Tohumu ekip sulayacak su bulamadığımız evre, ki bu durum da çiftçiler açısından belirgin bir rekolte kaybına neden olur''

Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nün hazırladığı ‘Aylık Kuraklık Analizi’nde yer alan 3 ve 12 aylık verilere göre Türkiye'de artan kuraklık etkisi gözler önüne serildi.

‘Aylık Kuraklık Analizi’ haritalarını da yorumlayan Orhan Şen, kuraklık şiddetinin gittikçe arttığını belirterek, ''Renkler siyaha doğru gidiyor yani aşırı kuraklığa sürükleniyoruz. Kuraklık etkisi aslında kendini 1 seneden beri göstermeye başlamış. Ancak etkisi, özellikle 3 aylık periyotta daha çok artmış'' dedi.

Şen, Anadolu'nun büyük bir kısmının aşırı kuraklıkla karşı karşıya kaldığını ve haritada siyahla boyanmış yerlerin kuraklığı doğal afet niteliğinde yaşadığını söyledi.

ÖNLEM ALMAKTA GEÇ Mİ KALDIK?

Kuraklığa karşı etkili önlem almak için geç kalındığını belirten Şen, ''Biz haziran ve temmuz ayında tahminlerimiz doğrultusunda yağışlar az olacak dedik. Ancak baktığımızda 1 Ekim'den itibaren başlayan Su Yılı hala etkisini göstermedi. Bizi kuraklık gibi bir tehlikenin beklediği ekim ayından belliydi'' dedi.