Her programda farklı konuları ele alarak ,nelerin yapılabileceği konusunda değerlendirmelerin yapıldığı Harput Der’in Gönül Sohbetleri’nde bu kez “Elazığ ve Harput’ta Müze” konusu ele alındı.

BAĞCI: ZATEN KENDİSİ BİR AÇIK HAVA MÜZESİ

Harput Der Başkanı Prof. Dr. Eyüp Bağcı, açık hava müzesi olan Harput’ta kalıcı bire müze yapılması gerektiğini belirterek, “Biz Harput Der olarak Harput’ta kalıcı bir müzenin, zaten kendisi bir açık hava müzesi olan Harput’un gelen turistlere, kendi insanımıza, bölge insanımıza hizmet etmek amacıyla doğa tarihi müzesi olur, hamam müzesi olur, telgraf müzesi olur, buna benzer çeşitlerde arkeoloji müzesi olur, etnografya müzesi olur. Benzeri bir müzenin yapılması noktasında biz yetkililerimizden ciddi destek beklemekteyiz” diye kaydetti.

BAĞCI: GEÇMİŞE AİT BİZİM KÖPRÜLERİMİZDİR

Başkan Prof. Dr. Bağcı, “Müzeler sanatsal ve bilimsel eserlerin sergilendiği, açık veya kapalı alanlarda ayrı ayır veya toplu olarak sergilendiği alanlardır. Geçmişe ait bizim köprülerimizdir. Bundan dolayı bizler geçmiş yüzyıllarda, en son bulunan 4 bin yıllık rölyef dahil olmak üzere Harput’un tarihini geçmişe götüren bunun gibi birçok tarihi eserin sergilendiği bir alanın Harput’ta ihtiyaç olduğunu belirtmek adına böyle bir programı uygun gördük” dedi.

ÇAĞLAYAN: BİR SÜRÜ DEVLETLER HARPUT’TA İKAMET ETTİ

Araştırmacı Yazar Sedat Çağlayan, Harput’un tarihsel geçilmişine değinerek, “Bir sürü devletler Harput’ta ikamet ettikleri için bunlardan Kurey Başında Uzun Hasan’ın sarayı yapılmış fakat şu an saray ayakta değil, orada bulunan Kurey Çeşmesi ayakta. Bunun gibi bir sürü medeniyet. Daha sonra Urartular zamanında Harput Kalesi yapılmış, kalenin üzerinde bir mahalle ve mahallenin içinde de evler, çarşılar, bir tane camiden bahsedilir. Fakat şu an yıkılmış vaziyette. Restorasyonda bunla gün yüzüne çıkacaklar” ifadelerini kullandı.

HABER: KEVSER ÖZ