Basın bayramı nedeniyle Fırat Havzası Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Semih Erdem, açıklama yaptı.

ERDEM: MESLEĞE ADIM ATMADAN MESLEKTEN SOĞUYORLAR

Fırat Havzası Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Semih Erdem, “Öncelikle basın; etik ve ahlakına uygun haberlere imza atan tüm meslektaşlarımın ve de bu çerçevede halkı bilgilendiren bütün basın kuruluşlarının bu anlamlı gününü tebrik ediyorum. Gönül ister ki gerçekten bu özel günleri bayram tadında karşılayalım ama maalesef bu pek mümkün olmuyor. Basın özgürlüğünde hala istenen düzeyde değiliz. Daha geçtiğimiz günlerde Fethiye Gazeteciler Cemiyeti Başkanımız görevi başındayken darp edildi ve ciddi bir şiddete mazur kaldı. Bu ulusal basının gündemine bile yansımadı. Basın çalışanları şiddet görüyor ve onlara şiddet uygulayanlar ne yazık ki gerekli cezayı almıyorlar. Devletin güvencesini hissetmeyen gazeteci de haliyle korkusuz tavırlar sergileyemiyor. Bu özel günde sorunları konuşmak istemesek de bu özel günler vesilesi ile sesimiz daha bir gür çıktığından bugün bunlara değinmek durumunda kaldım. Maalesef son yıllarda gerek ulusal gerekse de yerel basın ayakta kalabilmek için ciddi bir çaba sarf ediyor. Birçok meslektaşımız işsiz kalıyor. Bu mesleğin eğitimini almış ve bu mesleği icra etmek isteyenler de istihdam edilecek alanlar bulamadıkları için daha mesleğe adım atmadan meslekten soğuyorlar” dedi.

ERDEM: BASIN ÖZGÜRLÜĞÜNÜN GERÇEK ANLAMDA SAĞLANMASI GEREKMEKTEDİR

Başkan Semih Erdem, “Basında sansürün kalktığı bu tarihi günü daha coşkuyla karşılamak isterken bu ve benzeri sorunlar yüzünden böylesi anlamlı etkinlikleri ne yazık ki buruk karşılamak zorunda kalıyoruz. Her 24 Temmuz’da vurguladığımız gibi sansür; gazetecilerin 24 Temmuz 1908 tarihinde gerçekleştirdiği onurlu direniş sonucu kalkmış, ancak aradan geçen süreçte yapılan çeşitli yasal düzenleme ve baskılarla yeniden gündemimize gelmiştir. Gazeteciler dünyanın her yerinde olduğu gibi ülkemizde de bağımsız haber yapabilme mücadelesi vermektedir. Ülkemizde özellikle 12 Eylül döneminde medya kurumları üzerinde büyük baskılar yaşanmıştır. İçinde bulunduğumuz zaman diliminde de maalesef ifade özgürlüğünü engelleyen yasal kısıtlamalar vardır. Gazeteciler yazdıkları yazılar, yorumlar ve haberler nedeniyle yargılanmakta, tutuklanmakta, mahkûm olmaktadır. Bu durumun sona erdirilmesi, gazetecilerin tutuksuz yargılanması ve ülkemizde basın özgürlüğünün gerçek anlamda sağlanması gerekmektedir” şeklinde konuştu.

ERDEM: BASIN KURULUŞLARIMIZA DAHA ÖZGÜR BİR YAYIM HAYATI DİLİYORUM

Semih Erdem, “Gayemiz dördüncü kuvvet olan medyanın özgürlükle ilgili sorunlarının zaman geçirilmeden çözümlenmesi, bunu sağlayacak düzenlemelerin bir an önce uygulamaya konulmasıdır. Öncelikle, medya alanında kapsamlı bir değişime, yenilenmeye ihtiyaç duyulmaktadır. Basın özgürlüğünden ve sansürden çalışma koşullarına, mesleki düzenleme zorunluluğundan internet haberciliğine kadar medyaya ilişkin var olan sorunların çözümü için, geniş katılımlı çalıştaylar düzenlenmeli ve alınacak kararlar zaman geçirilmeden uygulamaya konulmalıdır. Çünkü özgür ve tarafsız basın hepimizin güvencesidir. Türk basını öncelikle, gazetecilik mesleğini ve bu mesleği kimlerin yapabileceğini düzenleyen gazetecilik meslek yasasına ihtiyaç duymaktadır. Çağrımız siyasetçilerin, bürokratların, hukukçuların ve meslek kuruluşlarının temsilcilerinin katılımıyla çalışma gruplarının oluşturulması, kanun teklifi hazırlanması ve gazetecilik meslek yasasının ülkemize kazandırılmasıdır. Çok uzatmamak adına sorunlarımızın sadece en barizlerini paylaştım. Sözlerimin sonunda başta bu mesleği icra ederken basın şehidi düşenlere, ebediyete intikal eden kıymetli meslektaşlarıma Allah’tan rahmet diliyor ve bir kez daha onları saygı ve minnetle anıyorum. Bu denli zorluğa rağmen bu mesleği icra etme gayreti gösteren tüm meslektaşlarıma başarılarla dolu bir meslek hayatı ve basın kuruluşlarımıza ise daha özgür bir yayım hayatı diliyorum” dedi.