Ankara’da Türkiye’de yaşamına devam eden mültecilerin yaşadıkları sorunlara yönelik hazırlanan “Elimi Tut” adlı çalıştay düzenlendi.

Çaylıştay, İdareci Bürokratlar birliği koordinatörlüğünde; Samsun İl Göç İdaresi ve Batman İl Göç İdaresi ortaklığında gerçekleşen Erasmus+ projesi Avrupa Birliği iş Birliği ile Türkiye Ulusal Ajansı tarafından desteklendi.

Düzenlenen çalıştaya İdareci ve Bürokratlar Birliği Derneği Başkanı Yücel Can katıldı.

Programda konuşma yapan İBB Der Başkanı Yücel Can, Irak, Suriye ve Filistin'deki sorunlara dikkat çekerek, bu ülkelerin mağduriyetinin olmasında sorumlu olan ülkelerin bu tabloyu sadece Türkiye'ye sunmamalarını, kendilerinin de görmelerini ifade etti.

CAN: İSLAM COĞRAFYASI MAZLUM VE MAĞDUR KESİM KAN AĞLIYOR

Mazlum ülkelerin yer altı kaynaklarını kendi himayesi altına almaya çalışan ülkeleri işaret eden İDBD Başkanı Yücel Can, “Dünyanın geneline şöyle bir baktığımız zaman biz kendimizi iyi de şöyle bir soru sorabilirsiniz, iyi de biz kendimizi geliştiriyoruz, değiştiriyoruz ama dünyayı idare eden idareci bürokratlar ne alemde. Dünyayı idare eden idareci ve bürokratlar dediğimiz devlet başkanları, cumhurbaşkanları, krallar ne alemde. Petrol olan, yer altı kaynakları olan, insanlığı bitirme ve kendi gücüne güç katma derdindeler. Diyoruz ki bu anlamda Türkiye'nin etrafındaki komşular başta olmak üzere yani Suriye, Irak bu tarafa baktığınız zaman Azerbaycan, kendi topraklarımızdan öteye gittiğimiz zaman genelde nedense İslam coğrafyası mazlum ve mağdur kesim kan ağlıyor. Filistin, Bosna-Hersek, Irak, Suriye, Myanmar kan ağlıyor. Eğer burada bir insan hakları söz konusu ise ve uluslararası kuruluşlar varsa burada uluslararası kuruluşlara seslenmek istiyoruz. Diyoruz ki siz Suriye'de, Irak'ta dünyanın dört bir yanında mağdur olan tabloyu sadece bize sunmayın. Bu tabloyu siz bu hale getiriyorsunuz. İran, Irak, Filistin buradaki petrole siz gidiyorsunuz. Düşünsenize özellikle genç arkadaşlar olduğu için öğrenci arkadaşlar olarak kabul ettiğimizde taşradan çıkıp geliyorsunuz, ben kendi memleketimden Ankara'ya geldiğim zaman Kocatepe Camisi'nin minaresine göre yönümü aradım, Sıhhiye'de minare kayboldu ben de kayboldum. Sonra ayakta kalmak gerektiğine inandık ve o şekilde de yürümeye devam ettik. O halde burada özellikle Irak Suriye ağırlıklı arkadaşlarımız var. Oradan gelen kardeşlerimizi ben tebrik ediyorum” dedi.