STK platformu kasım ayı toplantısı yapıldı.

Toplantının gündeminde Türkiye ekonomisi vardı.

KAYAOĞLU: ASIL SORUN; İNSAN UNSURUNU YETİŞTİRMEK

STK Dönem Sözcüsü İbrahim Kayaoğlu, “Özellikle sivil toplum kuruluşlarımızın asıl sorunu; insan unsurunu yetiştirmek. Netice insan olduğu için meselemiz insan olduğu için, idareyi, çalışanı, sevki, idareyi yapan neticedeki varlık insan olduğu için bizim asıl vazifelerimizden en önde geleni tabi ki insan unsurunu yetiştirmek, neslimizin sağlıklı insan olarak yetişmesini sağlamak. Japonya o sarsıcı olaydan sonra 8 saat mesai yaptıktan sonra bütün Japon vatandaşları 2 saatte devlete çalışıyordu, devlete katkı sunma adına bedava çalışıyordu. Ama biz öyle girdaplardan geçtik ki, önce kılıçlarla yapılan savaşlar, daha sonra yerini fosfor bombalarına bıraktı, şimdi ise ekonomik savaşlara bıraktı. İşte bu zorlu süreçte bizde elbette ki sivil toplum kuruluşu olarak üzerimize düşen vazifeyi yapmaya çalışacağız. Ama ne hazindir ki, memleketimizde eğer doğrudan hükümet tarafından petrolde indirim yapıldığında maalesef bu tüketiciye yansımıyor” ifadelerini kullandı.

KAYAOĞLU: MÜTEAHHİTLERİMİZ ŞU ANDA CİDDİ ANLAMDA SIKINTI YAŞAMAKTALAR

Eğer Şehir Hastanesi yapılırsa çok güzel olur dediğimiz zamanlarda bu hastane yapıldıktan sonra eski hastane ve civarındaki esnafın maalesef durumu göz önüne getirilmiyor. Dolayısıyla bizim sadece esnaf sıkıntımız yok. Elazığ’ımızda özellikle müteahhitlerimiz şu anda ciddi anlamda sıkıntı yaşamaktalar. ;Evler satılamıyor, ciddi problemler yaşıyorlar ve arkadaşlarımızın çoğu iflas etme noktasındalar” şeklinde konuştu.

ARSLAN: HEM BORÇLANDIK, HEM BÜYÜDÜK

Üretim kültürüne dönemliyiz diyen ETSO Başkanı Asilhan Arslan ise, “Biz 2018’de yaşadığımız bu ekonomik sıkıntıyı belki borçlanma oranımız yüksek olduğu için belli oranda yaşadık. Ama gelişmekte olan ülkelerin kaçınılmaz bir gerçeğidir borçlanarak büyüme. Eğer mevcut kapitalist sisteminde çarkın içindeyseniz belli anlamda üretimden istediğiniz kadar nasibinizi alamıyorsanız, enerjiyle alakalı üretim yapıp da ihracat geliri elde edemiyorsanız; bir şekilde borçlanarak kendi ihtiyaçlarınızı gidermek zorundasınız. Türkiye’de bundan nasibini aldı. Bu geçtiğimiz 15 yıl içinde gerçekten inanılmaz bir yatırım hamlesiyle, ciddi alt yapı eksikliklerini giderme adına çok ciddi mesafeler kat etti. Gerek gelirlerimiz arttı, gayrı safi milli hasılamız arttı, yaşam standartlarımız arttı. Ama biz bunları ne ile yaptık? Belli oranlarda borçlanarak yaptık. Hem borçlandık, hem büyüdük” dedi.

ARSLAN: TÜCCARIMIZIN ESNAFIMIZIN YANINDAYIZ

Asilhan Arslan, “Üretim kültürüne dönmeliyiz. Kesinlikle ve kesinlikle ithalat girdabına düşmemeliyiz. Bu hazıra dağ dayanmaz. İhracatımızı sürekli arttırmalıyız. Arttırdık, arttırmadık değil ama istediğimiz seviyede değil. Eğer Türkiye Cumhuriyeti Devlet 1999 krizini, 2000 krizini atlattıysa; 2018’deki ekonomik sıkışıklığını da tabi ki atlatacaktır. Ondan zerre kadar bir şüphemiz yok. Ama önemli olan bu süreci en az hasarla atlatabilmek. Onun içinde biz iş dünyası olarak Elazığ ekonomisini temsil eden en üst merci olarak tüm sanayicimizin, tüccarımızın esnafımızın yanındayız, onunla birlikte dertleşiyoruz. Tespit ettiğimiz var ise eksiklikler, aksaklıkları giderme adına var gücümüzle çalışıyoruz, üzerine de yeni şeyler koyma, ekonomimizi geliştirecek yeni altyapıların teşkili anlamında ciddi anlamda bu çalışmalarımızı da ilimizin yetkili amirleriyle, diğer sivil toplum örgütleriyle ciddi anlamda koordineli olarak yapıyoruz. İnanıyorum ki ülkemizle birlikte Elazığ’ımızda bu sıkıntılı süreçten kısa zamanda çıkacaktır” diye konuştu.