Meme kanseri, kadınlarda en sık teşhis edilen kanser türüdür. Nadir de olsa erkeklerin meme kanserine yakalanması da mümkündür. Meme kanseri tedavisinde sonuçlar son yıllarda önemli ölçüde iyileşmiştir.
Erken teşhis, meme kanserini başarılı bir şekilde tedavi etmek için önemlidir. Uyarı işaretlerini biliyorsanız, kendiniz veya sevdikleriniz için daha erken tıbbi yardım alabilirsiniz. Meme kanseri çok yaygın olduğu için herkesin uyarı işaretlerini bilmesi önemlidir.
İşte meme kanserinin 6 uyarı işareti.
1. YENİ YUMRU
Meme kanseri söz konusu olduğunda en bilinen uyarı işareti, göğüs şişmesidir. Göğsün kendisinde bir yumru oluşabilir, ancak bu yumru yaka bölgesinde veya koltuk altı bölgesinde de görünebilir. Göğüs dokusu köprücük kemiğinizden koltuk altı ve göğüs kafesine kadar uzanır. Yumrular genellikle sert ve ağrısızdır ve kenarları düzensizdir, ancak bazı yumrular ağrılı veya hassas olabilir.
Göğüs yumrularının çoğu kanserden kaynaklanmaz, ancak bir kitle bulursanız, doktor kontrolü yaptırmanız önemlidir. Adet döneminiz geçmeden göğüste kitle olması normaldir. Adetinizin sonunda kaybolmayan bir yumru varsa doktorunuzu uyarmalısınız.
2. GÖĞÜS KALINLAŞMASI VEYA ŞİŞMESİ
Göğüs kalınlaşması veya şişmesi de meme kanserinin bir belirtisi olabilir. Köprücük kemiğinizin veya koltuk altlarınızın çevresinde de şişme meydana gelebilir. Bu, meme kanserinin lenf düğümlerinize yayıldığının bir işareti olabilir. Bazen hastalar, bir yumru fark etmeden memelerde şişlik fark ederler. Kalınlaşma veya şişlik, göğüslerinizin boyutunda veya şeklinde gözle görülür bir değişikliğe neden olabilir. Bir memede veya her ikisinde de kalınlaşma veya şişlik meydana gelebilir.
3. GÖĞÜS DERİSİNDE ÇUKURLAŞMA
Göğüs çukurluğu birkaç farklı şekilde görünebilir. Göğüste cildi içe doğru çeken bir kitle varsa, tek bir çukur olarak görünebilir. Çukurlaşma, portakal kabuğundaki çukurlara benzeyen kalınlaşmış deri ile birlikte de görünebilir. Bu, iltihaplı meme kanseri adı verilen nadir bir meme kanseri formunun işaretidir. Çukurlaşma çok görünür olduğundan, genellikle fark edilen ilk işarettir. Göğüslerinizin dokusundaki herhangi bir değişikliğe karşı dikkatli olun.
4. MEME UCU DEĞİŞİKLİKLERİ
Bir veya iki meme ucundaki değişiklikler meme kanserinin bir işareti olabilir. Değişiklikler kanlı olabilecek akıntıya kadar varabilir. Kan, nedenin enfeksiyondan çok meme kanseri olduğunun bir işareti olabilir. Meme ucunuz içe doğru dönebilir veya cilt kırmızı, pullu veya kalın hale gelebilir.
5. CİLT SORUNLARI
Bazen kırmızı, pul pul, kaşıntılı veya kalınlaşmış cilt, meme kanserinin bir belirtisi olabilir. Kalınlaşmış cilt portakal kabuğu görüntüsü vermeye başlayabilir. Bu semptomların en yaygın nedeni mastittir. Mastitis, emzirirken ortaya çıkabilen ancak aynı zamanda meme kanseri belirtisi olan bir enfeksiyondur. Bu semptomları yaşıyorsanız ve bir haftadan fazla sürdüyse, doktorunuzla konuşmalısınız.
6. GÖĞÜS, SIRT VE OMUZ AĞRILARI
Hormonal değişiklikler nedeniyle adet döneminiz boyunca biraz meme ağrısı hissetmeniz normaldir. Göğüs ağrısı, özellikle birkaç haftadan fazla sürüyorsa, meme kanserinin bir işareti olabilir. Göğüs kanserinden kaynaklanan ağrı büyük olasılıkla göğüslerde, koltuk altlarında veya köprücük kemiğinde görülür. Sırtın üst kısmında veya omuzda ağrı oluşması da mümkündür.
Bazı hastalar, göğüs kanseri olduklarında omuzlarında bir kasın çekildiğini söylerler. Bu ağrı, kanserin vücudun bir bölümünden farklı bölümlere yayılması nedeniyle olabilir. Omuz ve sırt ağrısı çok yaygındır ve genellikle hastanın meme kanseri olduğu anlamına gelmez. Geçmeyen omuz veya sırt ağrınız varsa, bir doktor sizi diğer koşullarla birlikte kanser için tarayabilir.
BELİRTİ GÖSTERMEYEBİLİR
Göğüs kanseri olan bazı kadınlar hiçbir belirti yaşamaz. Semptomlarınız olmasa bile tarama için yönergeleri takip etmeniz önemlidir.
Uluslararası kabul gören tarama önerileri:
- 40-44 yaş arası kadınlar istek dahilinde yıllık meme muayenesi ve mamografi yaptırabilir.
- 45-54 yaş arası kadınlar her yıl mamografi çektirmelidir.
- 55 yaş ve üstü kadınlar ya yıllık mamografiye devam edebilir ya da her iki yılda bire geçebilir.
Hasta sağlıklı olduğu sürece taramaya devam edilmelidir.
Farklı kuruluşların farklı tarama önerileri vardır ve bazı kadınlar daha önce tarama yaptırmalıdır. Bu, özellikle meme kanseri genetik olabileceğinden, ailenizde meme kanseri öyküsü varsa geçerlidir. Ailenizde meme kanseri öyküsü varsa, sizin için en iyi tarama planı hakkında doktorunuzla konuşun.
Meme kanseri riski yaşla birlikte artar. Son araştırmalara göre teşhis konulan kadınların üçte biri 70 yaşından büyüktür. Genel olarak kanser riski yaşla birlikte artar ve meme kanseri bir istisna değildir.
50 yaş üstü kadınlarda meme kanseri oranı son yıllarda düşüş göstermiştir. Yine de nüfus yaşlandıkça, meme kanseri olan yaşlı kadınların sayısında artış beklenmektedir.
İleri yaşlarda meme kanserini tedavi etmek için herkese uyan tek bir yaklaşım yoktur. Kanser tedavileri ameliyat, radyasyon ve kemoterapiyi içerir. Doktorlar genellikle tek bir kanser vakası için bu tedavilerin bir kombinasyonunu kullanır. Bu tedaviler vücut için zordur. Doktorlar, bir plan geliştirirken hastalarının tedaviyi idare etme becerilerini dikkate almalıdır.
Daha yaşlı hastaların, genç hastalara göre tedavi yan etkileri yaşama olasılığı daha yüksektir. Bazen minimum tedavi en iyi seçenek olabilir. Kanser agresif değilse ve hastanın başka sağlık sorunları varsa bu durum söz konusu olabilir. Bu büyüyen bir araştırma alanıdır ve farklı doktorların farklı yaklaşımları vardır. Sevdikleriniz, tedavi seçeneklerini birkaç farklı doktorla tartışarak kendisini en rahat ettirecek bir tedavi planı bulmak isteyebilir.
MEME KANSERİ RİSK FAKTÖRLERİ
Bazı meme kanseri risk faktörlerine sahip olmak yaygındır, ancak bu meme kanserine yakalanacağınız anlamına gelmez. Ancak, birkaç risk faktörünüz varsa meme kanseri taramaları önemlidir. Bazı meme kanseri risk faktörleri kontrol edilemez, ancak bazıları kontrol edilebilir, yani belirli eylemlerle kanseri başlamadan önce önlemeye yardımcı olabilirsiniz.
İŞTE MEME KANSERİ İÇİN BAZI RİSK FAKTÖRLERİ.
Kontrol Edilemeyen Risk Faktörleri
İlerlemiş yaş: Yaşlı kadınların meme kanserine yakalanma olasılığı genç kadınlara göre daha yüksektir.
Kalıtsal mutasyonlar: BRCA1 veya BRCA2 genleri gibi belirli genleri miras alan kadınların meme kanseri geliştirme olasılığı çok daha yüksektir.
Aile öyküsü: Meme veya yumurtalık kanseri olan birinci derece akraba, meme kanseri riskinizi artırır. Birinci derece akrabalar arasında ebeveynler, kardeşler ve çocuklar bulunur.
Yoğun göğüs dokusu: Dolgun göğüslü kadınların meme kanserine yakalanma olasılığı daha yüksektir. Yoğun göğüsler, meme kanserinin tespit edilmesini de zorlaştırabilir.
Kontrol Edilebilir Risk Faktörleri
Yaşam tarzı: Aktif bir yaşam tarzı sürdürmek, meme kanserine yakalanma riskinizi azaltabilir.
Menopoz sonrası kilo: Menopoza girdikten sonra aşırı kilolu olan kadınların meme kanserine yakalanma riski daha yüksektir.
Hormon tedavisi: Menopoz sırasında alınan hormon replasman tedavisi meme kanseri gelişme şansınızı artırır. Ayrıca, hormon temelli bazı doğum kontrol hapları da meme kanseri riskini artırır.
Doğum durumu: Doğum yapmış kadınlar ve emziren kadınlar için meme kanseri riski daha düşüktür.
Alkol tüketimi: Alkol tüketmek meme kanseri riskini artırabilir. İleri yaşlarda alkol kullanımı özellikle zararlıdır ve başka kötü sağlık koşullarına yol açabilir.
Tavsiyeler dahil bu içerik yalnızca genel bilgiler sağlar. Hiçbir şekilde nitelikli tıbbi görüşün yerini alamaz. Daha fazla bilgi için her zaman bir uzmana danışın.
