Ramazan öncesi gibi sık ve yoğun beslenmeye bir anda geçiş yapmaya çalışmak hazımsızlık gibi bazı mide sorunlarına ve bağırsak sorunlarına sebebiyet verebilecektir.

BU SAĞLIK SORUNLARIYLA BAYRAMIN KEYFİNİ KAÇIRMAK İSTEMİYORSAK NELERE DİKKAT ETMELİYİZ?

Güne mutlaka kahvaltı ile başlanmalıdır. Bayram kahvaltısını bütün besin gruplarından zengin bir şekilde yapmak hem gözümüzü hem midemizi doyuracak hem de ihtiyacımız olan besin öğelerini karşılamamızı sağlayacaktır. Bu sayede tokluk süremiz de uzayacaktır. Kızartma gibi yöntemler yerine hafif bir kahvaltı tercih edilmelidir.

Ramazan ayında yavaşlayan metabolizmayı hızlandırabilmek adına ara öğünler atlanmamalıdır. Meyve gibi bir ara öğünle hem tatlı ihtiyacımızı bastırmış olacağız hem de az az sık sık beslendiğimiz için bir sonraki öğünde gereksiz besin tüketiminin önüne geçmiş olacağız.

Hazımsızlık yaşamamak adına besinler iyice çiğnenmeli, azar azar sık sık beslenmeliyiz. Beyine tokluk sinyali daha geç ulaştığı için hızlı besin tüketiminde ihtiyacımızdan fazlasını tükettiğimiz için yavaş yavaş çiğneyerek, yeme süresini uzatarak bu sorunun önüne geçilebilmektedir.

Kabızlık yaşamamak adına sebze ve meyve tüketimini arttırmamız gerekmektedir. Özellikle misafirliklerdeki kaçamaklardan sonraki öğünü sebze ağırlıklı hafif geçirmek hem sindirim açısından hem de kilo verme açısından daha faydalı olacaktır.

İlla tatlı tüketilecekse kızartma şeklinde hazırlanan ya da hamur işi olan tatlılar yerine ufak porsiyonlarda sütlü tatlılar tüketilmesi daha yararlı olacaktır.

Ramazan sürecinde alışkanlık haline gelen gece atıştırmaları ramazan sonrasında da devam edilmemelidir. Mide sağlığının korunabilmesi adına son ana öğün ile uyku arasında en az 3 saat son ara öğün ile uyku arasında da en az 2 saat olacak şekilde yeme işlemi sonlandırılmalıdır.

Hazımsızlık, kabızlık gibi sorunların önüne geçebilmek adına fiziksel aktiviteyi arttırmak aynı zamanda kalori açığı yaratmamıza da destek olacaktır.