Türkiye'de önemli bir yere sahip ve bölgenin adeta markası olarak görülen Kars kazı, yörede çiftçilik yapanların kış sezonunda aile bütçesine katkı sağlıyor.

Kazlar özellikle kışın bölgeyi ziyaret eden yerli ve yabancı turistlerin vazgeçilmez lezzeti olarak da sofraları süslüyor.

Kazları besleyen yöre sakinleri, yumurtalarından çıkan kaz yavrularını, hava ısısının artmasıyla anneleriyle meralarda otlatmaya çıkardı.

Genellikle kaz besiciliği yapan ailelerin çocukları tarafından otlaklara çıkartılan minik kaz yavruları, kar yağana kadar doğal otların yanı sıra arpa da verilerek besleniyor.

Kışa kadar büyüyüp kar yedikten sonra kesilen kazlar, yöreye gelen yerli ve yabancı turistlere sunulmasının yanı sıra talep üzerine çeşitli illere de gönderiliyor.

Sarıkamış Ziraat Odası Başkanı Nesim Gök, Kars kazının üretiminin artan rağbetten dolayı ilçe ve köylerde yaygınlaştığını söyledi.

"Yılda ortalama 350 bin civarında kaz üretimi yapılıyor"

Kaz etinin özellikle kışın aşırı tüketilmesiyle bölge ekonomisine önemli katkı sağladığını belirten Gök, "Kars kazı artık yöresel lezzet olmasının yanı sıra marka haline gelmiştir. Kış sezonunda bölgeye gelen yerli ve yabancı turistlerin kaz etine rağbet göstermesi üzerine köylerde kaz besiciliği her geçen gün artmaya başlamıştır" dedi.

Nesim Gök, kaz üretimine önem verdiklerini ve vatandaşların da ilgi gösterdiğini söyleyerek şunları anlattı:

"Büyük besi çiftliklerinin yanı sıra köylerdeki kadınlar anaç kazları kuluçkaya yatırarak üretim yapıyor. Kars bölgesinde yılda ortalama 350 bin civarında kaz üretimi yapılıyor. İnşallah önümüzdeki yıllarda daha profesyonelce daha fazla üretim yapılmasını ümit ediyoruz."

Yağbasan köyünün muhtarı Mehmet Koçak da Kars kazının etinin çok lezzetli olduğundan büyük ilgi gördüğünü vurgulayarak, "Kaz etinin büyük ilgi görmesiyle biz de aile bütçemize katkı sağlamak için kaz besliyoruz. Beslediğimiz kazları kayak merkezine gelen turistlere sunulmak üzere satıyoruz. Son zamanlarda devletimiz kaz çiftliği kurmak isteyenlere destek veriyor. Bu konuda çalışmalarımızda devam ediyor" dedi.

Yağbasan köyünde kaz çobanlığı yapan 12 yaşındaki Elenur Karabulut ise yumurtadan çıkan kaz yavrularını ahırda bir süre besledikten sonra meraya çıkardıklarını anlattı. Karabulut, "Onları çok seviyoruz, çocuğumuz gibi besleyip büyütüyoruz. Kış mevsimine girmeden bir kısmını kendimiz için saklayıp, diğerlerini satıyoruz." dedi.