İlerlemiş yaşına rağmen sırtına çarkını alan Ali Yılmaz, yarım asırdır sokak sokak gezerek bileyicilik yapıyor.

Kastamonu'ndan 48 yıl önce İstanbul'a göç eden 82 yaşındaki Ali Yılmaz, geçimini, ayağıyla çevirdiği ve "emektarım" dediği çarkıyla bileyicilik yaparak sağlıyor.

Evinden sırtına aldığı çarkıyla sabahın erken saatlerinde çıkıp mahalleyi dolaşan Ali Yılmaz'a komşuları "Ali Dayı" diyor.

Kurban Bayramı'nın yaklaşmasyla işlerinde hareketlilik başlayan Yılmaz, mahallelinin bıçaklarını evinde, berber, dönerci ve konfeksiyoncu gibi esnafın bıçak ve makaslarını da çağırmaları üzerine gittiği dükkanlarında biliyor.

Çocuklarını bileyicilikle büyüttü

Ali Yılmaz, 48 yıl önce geldiği İstanbul'da bileyicilik yaparak yaşamını sürdürdüğünü söyledi.

Çocuklarını bu mesleği yaparak büyüttüğünü anlatan Yılmaz, "Esnaf beni çok sever. Bayrampaşa, Aksaray, Sağmalcılar, Yenikapı, Beykoz, Kadıköy ve Üsküdar'daki esnaf beni tanır. Sabah erkenden kalkar giderim, hem müşterimin çayını içer, yemeğimi yerim hem de bilemeyi yapıp ücretimi alırım. Berber ve konfeksiyon makaslarını, dönerci bıçağını, evlerdeki bıçakları bilerim" dedi.

Mahalledekilerin bıçaklarını bilediğinden bahseden Yılmaz, "Kurban Bayramı dolayısıyla mahalleli bana gelir, bıçaklarını bilerim. Yaşlı olduğum için bana getirirler" dedi.

"32 yıldır bu evde oturuyorum"

Ali Yılmaz, 10 yıl önce eşini kanserden kaybettiğini, çocuklarının da yanında olmadığını belirterek, şöyle konuştu:

"Yalnızım. Bayram da gelse garibanlık aynı. Eşim çok iyi bir insandı. Bizim evimiz her akşam düğün, bayram evi gibi kalabalık olurdu. Çocuklarıyla da çok ilgiliydi. Kazandığım parayı ona verirdim. Üzerimde 25 kuruş taşımazdım. O idare ederdi. Böylelikle hayatı 60 sene sürdürdük. Çok çileler çektik. İnşaatta çalışırken adam bulmayınca bana yardım ederdi. Şimdi yalnız kaldım. 9 çocuğumdan 3'ü vefat etti. 6 yetim torunum çocuk yuvasında kalıyor. 6 çocuğum var ama bana bakacak kimse yok. Yalnız yaşıyorum."