GÜNDEM

Milletvekili Bulut, Soruları Cevaplandırdı

Kanal Fırat Genel Yayın Yönetmeni Zeki Akbıyık’ın hazırlayıp sunduğu “Gündem” programının canlı yayın konuğu olan Milletvekili Metin Bulut önemli açıklamalarda bulundu.

MİLLETVEKİLİ BULUT’UN AÇIKLAMALARININ SATIR BAŞLARI:

“BAĞLADIĞIMIZDA ELEKTRİK MALİYETİ ÖDENMEDEN SU TAŞINACAK”

Tarımla alakalı pandemi süreci şunu gösterdi tarım ve hayvancılığın diğer sektörler kadar önemli olduğu, kendi kendine yeten bir ülkede değilseniz sıkıntı yaşayabilirsiniz. Pandemiden dolayı bizi şehir hastanelerini eleştirenle cevap verdik. Ne kadar gerekli olduğu bu süreçte ortaya çıktı. Tarım ve hayvancılıkta muhalefet Türkiye’nin kötü durumda olduğunu söylüyordu. Pandemi sürecinde de tarım ve hayvancılıkta Türkiye kendisine yeten bir ülke. İhracat kapalıyken kendimize yettik. Türkiye gıda fiyatı artışı yaşamadı. Tarım ve hayvancılıkta iyi yerdeyiz. biz geldiğimiz günden beri Kuzovayı takip ediyoruz. 30 yıldır bitirilememiş bir proje. Kuzova kısa sürede su ile buluşsun diye çalışmaları takip ettik. Yapılanlar yeterli mi? hayır değil. Biz orada GETZ yapmayı planlıyoruz. Çemişgezek’te Tahaf çayı var. Orada boru sistemi ile kendi cazibesi ile Kuzovaya getirmesiyle çalışma planlanıyordu. Terör hadisesiyle bu bir türlü hayata geçirilememişti. Türkiye’nin en ücra noktasında böyle bir şey yaşanmadığı için geri yapmaya çalışıyoruz. Tahaf çayından su getirip şu an yaptığımız hatlara bağlamak istiyoruz. Bağladığımızda elektrik maliyeti ödenmeden su taşınacak.

“ULUOVA ELAZIĞ’IN KANGRENLEŞMİŞ MESELELERİNDEN BİRİ”

Uluova Elazığ’ın kangrenleşmiş meselelerinden biri. Uluova büyük bir proje. Ben ilk seçildiğinde dönemin bakanına baskı yapmıştık.  Uluovanın kapanmasının altında kapan temel sebep enerji maliyetiydi. Biz vatandaşımızın bunun altında kalmasını istemiyoruz. ama bu süreci uzatıyor. Bu projeyi revize ettik. Eyüp Bağlarının oradan pompa ile çekelim diye 350milyon TL ye projesini yaptık başlandı. Bunun üzerinde15 temmuz darbesi, ekonomik kriz, deprem, pandemi geldi ve süreç uzadı.

“MİLLETVEKİLLERİMİZDE TEK KONU OLARAK 2 KERE CUMHURBAŞKANIMIZLA GÖRÜŞTÜK”

Milletvekillerimizde tek konu olarak 2 kere cumhurbaşkanımızla görüştük. MKYK toplantısında dile getirdik ama ülkemizin yaşadığı süreç bunu uzattı. Ben sürecin uzadığını kabul ediyorum. Bu konudan başka ana gündemimiz yok. Hepsini takip ediyoruz ama öyle bir süreç yaşadık ki Elazığ’ın diğer önceliklerini tek tek çözdük. Önümüzde kalan tek ana problem bu. Bu konu bizim ana gündemimiz.

“ELAZIĞ’IN İKLİMİNE UYGUN DESTEK DEVAM EDİYOR”

Elazığ’da yazlık ekim alanı olmadığı için 21 il bu konuda talepte bulundu ve faydalandı. Sayın bakanımızda söyledi. Elazığ’da ekilen buğday, arpa Elazığ’ın iklimine uygun destek devam ediyor. Bizim yazlık ürünlerle alamadıklarımız Elazığ’da ekilmiyor ve destek dışında tutuldu. Buğday ve arpanın %75’lik destek devam ediyor.

“TÜRKİYE BU KONUDA TEK ÜLKE”

İhalelerin çoğu tamamlandı. Vatandaşlarımızın haklı olduğu taraf var hükümetimizin de haklı tarafı var. Devlet bu konuda bir malın teminatını devlet millete vermez. Sigortanız varsa alırsanız yoksa alamazsınız. Türkiye bu konuda tek ülke. Ben vatandaşımı açta açıkta koymam deyip vatandaşımızın temel haklarından biri olan barınmayı koruyarak ben vatandaşıma ev yapacağım dedi. Ben 20 konuttan 19 konutu kendi yerinde yapmak istesem yapamam. Bunu kontrol edebilmek mümkün değil. Devlet ben her vatandaşıma ev yapacağım deyip rezerv alan tespit eder. Bu alanlarda toplu konut yapar. Ve konut isteyen her hak sahibine ev verir ve bu arsa kendisinde kalacak. Bana arsayı verecek. Vermezse kendi imkanı ile ev yapacak. Bizden yapmamızı isterse bu kontrol edilebilir bir durum değil.

“BEN BUNU SAVUNUYORUM”

Ben köylerde yapılan EYL olması ile ilgili Cumhurbaşkanımızla ve bakanımızla görüştüm. Ben bunu savunuyorum. Devlet hakkı ortaya koyuyor ve vatandaşın görüşünü ortaya koyuyor. Vatandaş kendi yerinde istiyor devlette ben herkesin istediği gibi yaparsam altından kalkmamam diyor. Arsa isterse sende kalır ve sen yaparsın.

“BEN İSTASYON CADDESİNİN YERİNDE YAPILMASINI DÜŞÜNÜYORUM”

Mustafa paşa mahallesini, Abdullahpaşa mahallesini, Güneş sitesini yerinde yapıyoruz ama İstasyon Caddesini yerinde yapmak sıkıntılı. Baştan sona yıkılıyor olsa yeniden dizayn edebilirsiniz ama 14 binayı yapamazsınız. Ben bakanımıza ilettim. İstasyon caddesi kıymetli bir yer. Oradaki dükkan sahibine başka bir yeriş teklif etsek olmaz. Ben istasyon caddesinin yerinde yapılmasını düşünüyorum

Şehir merkezi ile alakalı zor. Özellikle köylerle alakalı. Yapılan her bina denetlensin. Vatandaş kendi evini kendi yapabilme imkanı bulabilir. Abdullahpaşa’da oturan biri Bizmişende oturabilir ama bir köyde yaşayan biri başka köyde yaşayamaz. Hayvanları orada, arsası orada, çiftliği orada. Onun için zor olur.

“EN BÜYÜK SIKINTI İSTİHDAM MESELESİ”

En büyük sıkıntı istihdam meselesi. Kimse çocuğunu tarlada çalıştırmak istemez kimse çocuğunu ahırda çalıştırmak istemez. Bunlar toplumda statü kaybı olarak görülüyor. Bunu desteklemek lazım, bunun önünü açmak lazım

“KONTEYNER KENTLERİ ENGELLİLERE UYGUN HALE GETİREBİLİRİZ”

Konteyner kentleri engellilere uygun hale getirebiliriz. Bu konu ile ilgili düzenlemeler yapılabilir. Boşta konteynerımız çok. Sayın valimizle bu konuyu görüşeceğim.

“ORTA HASAR MUALLAK BİR TABİR”

Orta hasar muallak bir tabir. Orta hasarla ilgili yaşanan süreçte vatandaşımız haklı ama fikir birliği yok. 13 bin binaya sorsan fikir birlikteliği yok. Genelde teknik elemanların kullandığı şey bu hafiften ağır hasara meyilli ise bunu ağır hasar yapmak lazım. Hafif asarda teknik elemanın vicdanı bazen buna güçlendirme yapılmalı diyor. Güçlendirmenin zararı olmaz deyip rapor tuttu. Vatandaşlarda benim evim orta hasar ise güçlendirme yapsak evi satarsak bana değer kaybı yaşatacak. Böyle gördüğü için hafif hasarlıya dönüşmesi için karar istiyor. Son bir kez daha bunun bilim kurulu tarafından değerlendirip vatandaşımızın içinin rahat etmesi lazım.

“VATANDAŞIMIZIN DASK İLE YAŞADIĞI SIKINTI GERÇEK”

Vatandaşımızın DASK ile yaşadığı sıkıntı gerçek. Bir dönem muhatap bulunamadı. DASK her ne kadar sigorta şirketi ise de maliye bakanlığına bağlı. Sigorta şirketleri para verme değil de vermeme düzeyinde. DASK’ın böyle bir şey düşünme lüksü yok. Vatandaşlarımız başvuruda bulununca sıkıntısı olanlar vatandaşlar beni arasın dediğimde telefonum kitlendi. Ben taleplerini ilettim yetkililere. Pandemi dolayısıyla yönetim kurulu toplantısı yapamadılar ama telekonferans ile yaptılar orada gündeme geldi. Bana sonra geri dönüş yaptılar, sorunlarının çözüldüğünü söylediler. Bizim yakın takip ettiğimiz ve üzerine konuştuğumuz bir konu.

“BİNALARIN ALTINA DÜKKAN YAPILACAK”

Depremde mağdur olan esnafımız öyle düşünsün. Evle ilgili uygulanan sistem nasılsa dükkanda olacak uygulama da öyle olacak. Binaların altına dükkan yapılacak. Kimsenin kafası karışmasın.

“SANAYİ SİTESİ İLE İLGİLİ ÜZERİME DÜŞENİ YAPTIM”

Sanayi Sitesi ile ilgili üzerime düşeni yaptım. Ben Bilim ve Sanayi Komisyonundayım Türkiye genelinde10 tane sanayi sitesinin taşınması ile ilgili pilot bölge belirlendi ve 10 ilden biri Elazığ oldu. Sanayi Sitesinin oradan taşınması ile ilgili bir formül. Bununla alakalı ikinci aşama Güney Çevre Yolunda bir alan bulduk. O sıra belediye ile ilgili sıkıntılar vardı. Bundan sonra benim yapacağım bir şey yok. Bundan sonra vatandaşın birlikteliği olacak. Kooperatif başkanı yönetecek. Vatandaş bu konuda da hem fikir değil. Biri çıkmak istiyor biri çıkmak istemiyor. Ben her ihtimale karşı savundum. Bunu sanayi sitesinin taşınmasına bağlamayın. Yeni alanda küçük sanayi sitesi yapılabilir. Gelen kişiye göre yol haritası çıkarılır. Bu işte bir ayak devlet bir ayak millet. Milletin devlete yardımcısı olması lazım. Bu karar verdiğinden beri biz hazırız. Pilot bölgede ilan ettik. Kooperatifin bir an önce çalışmaya başlaması lazım.

“UFAK TEFEK MESELELERİN HEPSİNİ ŞEHRİN ANA MESELESİ GİBİ ORTAYA KOYMAK OLMUYOR”

Ufak tefek meselelerin hepsini şehrin ana meselesi gibi ortaya koymak olmuyor. Uluova ile alakalı hak verdiğimi söyledim, Kuzova ile ilgili söyledim. kimse kimseyi suçlamayacak. Objektif olmak lazım. Öyle olağan üstü dönemden geçiyoruz ki başka dönemde olsaydık başka iktidarda değil kapı kapı dolaşıp bin TL destek verilmezdi. Kısa çalışma ödeneği. Hükümette zor durumda. Her şey kısıtlı. Biz milli mücadeleden geçiyoruz. Bu dönemde fasulyenin gündeme getirilmesini doğru bulmam. Elazığ’ın tarımını ekonomisini kitleyen bir şey değil. Bunları insaf ölçüsünde değerlendirmek lazım. Haklı gördüğüm her yerde haklısınız derim.

“HAYATIMIZDAKİ HER ŞEYİ KISITLAYARAK BUNU AŞAMAYIZ”

İstanbul’da alınan tedbirlerle Elazığ’da alınan tedbirler, Elazığ’da alınan tedbirlerle ilçedeki tedbirler bir olmamalı. Bunun aşısı bulunmadan bu illetle yaşamaya alışmamız lazım. Hayatımızdaki her şeyi kısıtlayarak bunu aşamayız. Elâzığ bunu az yaşadı. Büyükşehirlerde hafta sonu hayat durdu. İstanbul’da çok sıkıntı yaşandı ve ilimize gelen de hep İstanbul’dan gelenlerden oldu. Doğudaki esneklikle batıdaki esneklik bir değil. Doğudan batıya esneklik oluyor.

“HER TÜRLÜ ALT YAPIYI SAĞLAMAYA, DESTEĞİ VERMEYE HAZIRIZ”

Elazığ’da ikinci üniversite yapmak isteyen varsa bir her türlü alt yapıyı sağlamaya, desteği vermeye hazırız. üniversiteyi vakıfları çok iyi görmüyorlar. Mevcut üniversiteyi ikiye bölmeyi düşünüyorlarsa şehre bir katkısı yok. Açık çek vermek istiyorum. Elazığ’ın ufkunu açacak alanlarda üniversite açmak isteyenlere kapımız sonuna kadar açık. Sonuna kadar destekliyoruz. Türkiye’de bu kadar üniversite açılmışken bazı bölümlerde bir sürü mezun varken açılmasına sıcak bakılmıyor. Mesleki saygınlığı etkiliyor. Dengeli gidilmesi gerek. STK’lar bu konuyu hızlandırmalı.