Türkiye genelinde pandemi nedeniyle hayata geçirilen kontrollü sosyal hayat sonrası insanlar salgının bulaşma riskine karşı tedbirli olmaya başladı. Uzun süre sokağa çıkma yasakları ve vakalardaki artış dolayısıyla evden çıkmayan vatandaşların içinde bulunduğu psikolojiyi dile getiren Psikolog Melike Şeker Cinbay, "Covid-19 salgınından sonra psikiyatri polikliniklerine kaygı bozukluğu ve temizlik takıntısıyla gelen hastalarda artış gözlemledik. Temizlik takıntısıyla başvuran hastaların tedbirlerle beraber bu takıntıları daha da arttı" diye konuştu.
'Sosyalleşme Bittiği İçin Psikolojik Sıkıntılar Da Arttı'
Korona virüsün ilk çıktığı günlerde evlerinde izole bir yaşam geçiren vatandaşların salgının geçici olduğunu düşündüğünü ve aylarca izole bir şekilde yaşadıktan sonra bunaldığını aktaran Cinbay, "İnsanlar normal hayatlarına döndükten sonra vakalar tekrardan artmaya başladı. Çocuklar, anne ve babalar, hepimizi sıkıntıya sokmaya başladı. Hepimiz sosyal varlıklarız. Bu dönemlerde sosyalleşmemiz bitti. Sosyalleşme bittiği için buna paralel olarak insanların psikolojik sıkıntıları da arttı" dedi.
'Acaba Covid-19 Muyum?' Diye Düşünülmesi Kaygı Bozukluğu Yarattı
Başkalarının yanında öksürdüğünde 'korona değilim' açıklaması yapmak zorunda kalan insanlardan bahseden Cinbay, sözlerine şu şekilde devam etti:
'Acaba covid miyim' diye düşünülmesi kaygı bozukluğunu daha da artırdı. Çocuklar daha da fazla gerildiler. Evde enerjilerini atamıyorlar. Yaş gruplarına göre de sıkıntılar farklılaşıyor. Kreş dönemindeki çocuktan, üniversite döneminde okuyan gencimize kadar birçok sıkıntı var. Sıkıntılar farklı olsa da aslında ortak olan şey pandemi süreci."
'Ev İzolasyonundan Sonra Evliliklerle İlgili Sıkıntılar Arttı'
Pandeminin neden olduğu sıkıntılardan dolayı kliniğe gelenlerin oranının yüzde 50-60 arttığını söyleyen Cinbay, "Öncelikle ev izolasyonundan sonra evliliklerle ilgili sıkıntılar arttı. Problemli olan evliliklerde bir kısım, çözebildikleri problemleri evde çözdü. Çözemeyenler ise boşanma kararı alarak, bize terapi almaya geldiler'' ifadelerini kullandı.
'İntihara da Sürükleyebilir'
Korona virisün psikolojik etkenleri sonrası intihar eğilimindeki kişilerde yarattığı etkilerden bahseden Cinbay, "Kişinin intihar eğilimi varsa, ciddi bir depresyonu varsa ve bununla ilgili yardım almadıysa korona virüs süreci de insanın içine kapanmak zorunda olduğu bir dönem. Çünkü sosyalleşmeyi minimuma indirdik. Bireysel farklılıklar göstererek intihara da sürükleyebilir'' diye konuştu.
Psikolog Melike Şeker Cinbay, korona virüse yakalandıktan sonra iyileşen hasta ve yakınlarına telefonla destek olduklarını söyledi. Bu hastalığa yakalanan bireylerin ilk aşamada çok gergin olduğunu söyleyen Cinbay, "Çünkü hastalığın nasıl seyredeceğini bilmiyorlar. Bu yönde psikolojik desteğin de olumlu yönde etkisi olduğunu deneyimledik. Hala bu çalışmaları sürdürüyoruz" dedi.
Artan vaka sayıları nedeniyle sokağa çıkma endişesi yaşayan vatandaşlardan Sevinç Sağlam, koronadan dolayı korktuğunu ve korkularının arttığı için panikatak ilacını doktor tavsiyesiyle artırdığını söyledi. Emine Sağlam da 'Ne kadar korkuyorsunuz?' sorusu üzerine, "Bana bu kadar yaklaşmanız bile beni korkutuyor" dedi. Hacı Bahrıyanık ise "Covid-19dan çevresinde 8 kişinin öldüğünü söyleyerek, "Bazı insanlarımız koronayı umursamıyor. Çok yanlış yapıyorlar. Kendini düşünmüyorsan karşındaki insanı düşün. Çoğu insan maskesiz geziyor. Her on dakikada ellerimi yıkıyorum. Eve gittiğimde elbiselerimi çıkartıp, yıkıyorum. Evin içinde bile 4 kişi olmamıza rağmen kimse kimseyle temas etmiyor" diye konuştu.