ASKON Elazığ Şube Başkanı Abdullah Çınar, son dönemde KDV oranlarına yapılan zamlar ve çeşitli vergi ve harçlara getirilen yüksek artışlarla ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Çınar, özellikle akaryakıtta ÖTV oranına getirilmesi planlanan fahiş artışın, vatandaşlar ve işverenler için kabul edilemez noktalara ulaştığını belirtti.

Çınar: “KDV oranlarına yapılan zamlar ve her türlü vergi ve harçlara getirilen yüksek artışların ardından, son olarak akaryakıtta ÖTV oranına getirilmesi planlanan fahiş artış ile birlikte dolaylı vergilere yapılan yüksek artışlar artık vatandaşlarımız ve işverenlerimiz için kabul edilemez noktalara gelmiştir. Bütçe açığının KDV, ÖTV ve çeşitli harçlar gibi dolaylı vergilere yapılan yüksek artışlarla karşılanmaya çalışılması, mal ve hizmetlerde yüksek zamlara sebebiyet vermekte, yüksek enflasyonu tetiklemekte ve vatandaşlarımızın alım gücünü iyice zayıflatmaktadır. Benzer şekilde işverenlerimiz için de maliyet, tahsilat ve fiyat politikası ile birlikte istihdam konusunda içinden çıkılamaz zorluklar hasıl olmuştur.

Alacakaya’da Halk Günü: Vatandaşların Talepleri Dinlendi Alacakaya’da Halk Günü: Vatandaşların Talepleri Dinlendi

Bütçe açığının faturasını işverenlere ve vatandaşlara kesen bu uygulamalardan bir an evvel vazgeçilmelidir. Bunun yerine kamuda tasarruf tedbirleri ivedilikle alınmalı ve güçlü bir şekilde uygulanmalı, mevcut ekonomik durumun faturasının işletmelere ve vatandaşlara yüklenmesine son verilmesi gereklidir. Özellikle de vatandaşlar ile işletmeleri karşı karşıya getirecek söylem ve eylemlerden vazgeçilmesi büyük önem arz etmektedir," dedi.

Çınar, ASKON olarak milletimizin ve iş dünyasının refahı ve selameti için her zaman doğruların yanında olmayı ilke edindiklerini belirterek şunları ekledi: "Bu ilkemiz doğrultusunda, vatandaşlarımızın ve işverenlerimizin üzerindeki vergi yüklerinin hafifletilmesi gerektiğini savunuyoruz. Dolaylı vergilerdeki artışların neden olduğu olumsuz etkilerin, toplumun geniş kesimlerini etkilediği ve ekonomik dengesizliklere yol açtığı ortadadır. Bu nedenle, ekonomide istikrarın sağlanması adına daha adil ve sürdürülebilir çözümler üretilmelidir.

Kamuda tasarruf tedbirleri, kamu harcamalarının etkin bir şekilde kontrol altına alınması ve gereksiz harcamaların kısılması ile başlamalıdır. Bu kapsamda, lüks harcamalar, israf ve verimsizliklerin önüne geçilmeli, kamu kaynakları daha verimli kullanılmalıdır. Ayrıca, kamu projelerinde şeffaflık ve hesap verebilirlik ilkeleri gözetilmeli, her bir harcama kalemi titizlikle değerlendirilmelidir.

Dolaylı vergilerin artırılması yerine, vergi tabanının genişletilmesi ve vergi tahsilatının etkinleştirilmesi yoluyla bütçe açıklarının kapatılması daha sağlıklı bir yöntem olacaktır. Kayıt dışı ekonomi ile mücadele edilerek vergi tabanı genişletilmeli ve vergi kayıplarının önüne geçilmelidir. Böylece, adil bir vergi sistemi oluşturulacak ve toplumun tüm kesimlerinin vergi yüküne katılması sağlanacaktır.

Ayrıca, ekonomik büyüme ve istihdamı destekleyici politikalar geliştirilmelidir. İşverenlerin üzerindeki vergi yüklerinin azaltılması, işletmelerin rekabet gücünü artıracak ve yeni istihdam olanaklarının yaratılmasına katkı sağlayacaktır. Bu doğrultuda, teşvik mekanizmaları ve destek programları ile iş dünyasının önü açılmalı, girişimcilik ve yenilikçilik teşvik edilmelidir.

Sonuç olarak, milletimizin ve iş dünyasının refahı ve selameti için, adil ve sürdürülebilir ekonomik politikaların hayata geçirilmesi gerekmektedir. ASKON olarak, bu hedef doğrultusunda her zaman doğruların yanında olmayı sürdüreceğiz ve ülkemizin ekonomik istikrarını sağlamak için elimizden gelen tüm katkıyı sunacağız. Bu vesileyle, tüm vatandaşlarımızı ve iş dünyasını ekonomik zorluklarla mücadelede birlik ve dayanışma içinde olmaya davet ediyoruz," şeklinde konuştu.