ABD Dışişleri Bakanlığı, bir açıklama yaparak, Tayvan'a 4 SİHA ile ekipmanlarının satışının onaylandığı belirtti.

Satılan SİHA'lar ve ekipmanlarla ilgili açıklamada, "Önerilen satış, alıcının silahlı kuvvetlerini yenileme ve güvenilir bir savunma kabiliyetini sürdürme gayretlerini destekleyerek ABD'nin ulusal, ekonomik ve güvenlik çıkarlarına hizmet ediyor. Önerilen satış, alıcının güvenliğini geliştirmesi ile bölgedeki siyasi istikrarı, askeri dengeyi, ekonomiyi ve gelişimini sürdürmesinde destek olacak." ifadeleri kullanıldı.

“Satış, Tayvan’ın Keşif Yeteneklerini Destekleyecek”

ABD Dışişleri Bakanlığı, yaptığı açıklamada satışın, Tayvan'ın istihbaratını ve denetim ile keşif yeteneklerini destekleyerek, savunmasını geliştireceği aktararak, aynı zamanda Ada'ya yapılabilecek askeri harekatın engellenmesine yardımcı olabileceğine de vurguladı.

Açıklamada, satış konusunda Kongre'nin bilgilendirildiği de verilen bilgiler arasında yer aldı.

Çin, Tayvan'a Silah Sağlayanlara Yaptırım Uygulayacağını Duyurmuştu

ABD Dışişleri Bakanlığı, Tayvan'a 21 Ekim'de 1 milyar 800 milyon dolar değerinde F-16 uçaklarında kullanılan füze ve HIMARS roket sistemlerinin, 27 Ekim'de de 2 milyar 370 milyon dolar değerinde Harpoon Kıyı Savunma Sistemi ile ilgili mühimmat ve ekipmanın satışına onay vermişti.

Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Cao Licien, 22 Ekim'de yaptığı açıklamada, ülkesinin, ABD tarafını planlanan silah satışlarından vazgeçmeye ve Tayvan ile askeri temasları durdurmaya çağırdığını belirterek, Çin'in, gelişmelere göre "gerekli tepkiyi" vereceğini vurgulamıştı.

Sözcü Cao, 26 Ekim'de de Çin'in ABD'nin Tayvan'a silah satışına katılan Amerikalı şahıs ve kuruluşlara yaptırımlar uygulamak için gerekli önlemleri almaya karar verdiğini açıklamıştı.

Tayvan, Hava Sahası İhlalleri İddiasını Ortaya Koydu

Tayvanlı yetkililer, son dönemde Çin uçaklarının hava sahasına yönelik ihlallerine dikkati çekti. Tayvan'dan 1 Kasım'da yapılan açıklamada, Çin ordusuna ait uçakların Hava Savunma Tanımlama Sahasını 16 Eylül'den bu yana 31 kez ihlal ettiğini, son 8 günde 9 ihlal meydana geldiği kaydedilmişti.

Çin ve Tayvan İlişkisi:

Çin'de İkinci Dünya Savaşı'nın ardından çıkan iç savaşta Mao Zedong liderliğindeki Çin Komünist Partisinin (ÇKP) 1949'da iktidarı ele geçirmesi ve Çin Halk Cumhuriyeti'nin kuruluşunu ilan etmesi üzerine Çan Kayşek liderliğindeki Çin Milliyetçi Partisi (Kuomintag) üyeleri, Tayvan'a yerleşip 1912'de kurulan "Çin Cumhuriyeti" iktidarının Ada'da devam ettiğini ileri sürerek bağımsızlık ilan etmişti.

Tayvan'ın Uluslararası Örgütlerdeki Konumu:

Bu girişim Çin tarafından kabul edilmese de Tayvan temsilcileri, 1971'e kadar Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu'nda Çin'i temsil etmişti. 1950'ler ve 1960'larda çok sayıda ülkenin diplomatik ilişki tercihini Çin Cumhuriyeti'nden Çin Halk Cumhuriyeti'ne çevirmesinin ardından 1971'de BM Genel Kurulunda yapılan oylamada Pekin hükümetinin Çin'in tek meşru temsilcisi kabul edilmesiyle Tayvan'ın uluslararası örgütlerdeki konumu belirsiz hale gelmişti.

Pekin yönetimi, "Tek Çin" ilkesini benimseyerek Çin'i uluslararası toplumda sadece kendilerinin temsil ettiğini savunuyor ve Tayvan'ın dünya ülkeleriyle müstakilen diplomatik ilişkiler kurmasına, BM'de ve diğer uluslararası kuruluşlarda temsil edilmesine karşı çıkıyor.