Karşıyaka Mahallesine bağlı Beyyurdu küme evlerinin bulunduğu arsaların TOKİ tarafından 24 Aralık’ta İstanbul’da ihale usulüyle satışa çıkarılmasına Deva Partisi İl Başkanı Murat Dağhan’dan tepki gösterdi.

Beyyurdu Bölgesine giden Deva Partisi İl Başkanı Murat Dağhan ve yönetimi, vatandaşları dinledi.

DEMİRPOLAT: SATIŞININ BİZLERE YAPILMASINI TALEP ETMİŞTİK

Beyyurdu Kültür ve Yardımlaşma Derneği Başkanı Naci Demirpolat, “Beyyurdu Mahallesi sakinlerinin uğramış oldukları bazı sıkıntılardan dolayı bugün DEVA Partisi İl Başkanımız Murat Dağhan ve ekibi ile birlikte mahallemizde yaşanan sıkıntıları daha önceden de gündeme getirmiştik. TOKİ tarafından satışa sunulan arsalarımızın içerisinde evlerimiz, bağımız, bahçemizin olduğunu; 500 metre, 1 metre, 1 dönüme yakın arazilerin ihale usulüyle satılmasına karşı çıkmıştık. Neden karşı çıkmıştık? Biz bu arsaların ecri mislini yatırmış, Milli Emlak’a müracaat etmiş, satışının bizlere yapılmasını talep etmiştik. Ama bu taleplerimiz yerini bulmadı. Ne yazık ki bugün TOKİ yine İstanbul’da açık arttırma usulüyle ihaleye çıktığını, 24’ünde ki ihalenin de yetkililere, bütün kamuoyuna seslenerek iptal edilmesini istemişti. Bu sıkıntılarımıza isteklerimize DEVA Partisi il başkanımız ve yönetimi de katkı sunmak için bugün yerinde gelip tespit ettiler” ifadelerini kullandı.

DAĞHAN: İNSANLAR BURAYI YURT EDİNMİŞLER

Deva Partisi İl Başkanı Murat Dağhan, Beyyurdu’nun şehrin en güzel yerlerinden olduğunu, ihalenin kamu vicdanında yara alacağını ifade ederek, “Elazığ’ımızın en güzel, en şirin ve manzarası en güzel ve en verimli toprakların olduğu bir bölge olarak biliyoruz. Beyyurdu’nda şimdi buradaki arkadaşlarımızın, buranın sakinlerinin, bu köylülerimizin burada çok büyük bir mağduriyetleri söz konusu. Burada yaşayan vatandaşlarımızın ataları yıllar önce gelmişler. Yıllarca belki daha fazla yüz yıl önce gelmiş, burayı mesken tutmuşlar. İsmini de ‘Beyyurdu’ koymuşlar. Yurt edinmişler burayı. Burayı yurt edinen bu kişilerin çocukları bunların ataları veya ondan sonraki insanlarda kendi aralarında buraların paralarını vererek birbirlerinden alışveriş yapmışlar. Bu tarlaları almışlar, satmışlar. Yıllarca buraya tapulaşma girdikten sonra bunlar için tapulandırma için başvurmuşlar, imar affından faydalanmak istemişler. Her türlü yolu denemişler. Ecri mislini vermişler. Birçok kanuni süreci beklemek zorunda kalmışlar. Devltten birçok çözüm noktasında bu noktada bürokrasiye takılmışlar. Yavaş hareket edilmiş. Şimdi biz her fırsatta sayın milletvekillerimiz, valimiz, şehrin ileri gelenler şehri birlikte yöneteceğiz diyorlar Demokratik, çoğulcu, atılımcı bir yönetimle hareket edeceğiz diyorlar ama biz hiçbir Elazığ’ın probleminde halka sorulduğunu, STK’ların fikrinin alındığını, beraber hareket edildiğini görmüyoruz. Bu ihale yarın gerçekleşmiş olsa bile kamu vicdanında yara alacaktır. Ve yıllarca konuşulacaktır. Yani insanlarımız, siyasilerimiz bu yerlere nasıl gelecekler, bun insanların içine nasıl çıkacaklar? İnsanlar buraya ev yapmış, arsa yapmış, bir sürü insanın evini, bir sürü insanın burada tarlasını gasp edip ondan sonra bunu jet hızıyla internetten askıya zamanında bu insanların yok. İstanbul’da ihalesi oluyor, buradaki insanın haberi yok. Bu insanların çok makul, mantıklı istekleri var” şeklinde konuştu.