Çekül Vakfı Elazığ Temsilcisi Mustafa Balaban tarihi evlerin korunmasına dair açıklama yaptı.

BALABAN: GELECEĞİMİZİ DAHA ANLAMLI KILMALIYIZ

Çekül Vakfı Elazığ Temsilcisi Mustafa Balaban, “Kültürel mirasımız olan tarihi evlerimizi korumak hepimizin görevidir. Yaklaşık 150 yıl önce oluşan Elazığ şehrimizin mahalle ve sokak mimarisini yitirmiş durumdayız. Bu durum bizlerin olduğu kadar gelecek kuşaklarımız içinde acı veren bir gerçektir. Geçmişte yapılan büyük hatalardan ders alarak geleceğimizi daha anlamlı kılmalıyız. Artık biliyoruz ki yaşadığımız kentin tarihsel, kültürel dokusu, mimarisi yoksa bizlerde yokuz. O halde bizi geçmişten bugüne anlamlı taşıyacak şehrimizde ne varsa bunu iyi planlayıp korumak zorundayız. Önümüzde fazla bir alternatif olmadığına göre ilk önce tüm Elazığlılar yöneticisi, seçilmişi, sivil toplum örgütü ve vatandaşı olarak Hüseynik’i hüzünlü görünümünden kurtarmalıyız. Bu bölgeyi sadece birkaç sokak, eski evler olarak düşünmeden bu şehrin ortak hafızası, kültürü, yaşam biçimi olarak çok iyi bir şekilde geleceğe taşımamız gerekiyor” dedi.

BALABAN: YENİDEN CİDDİ BİR ŞEKİLDE RESTORE ETMELİYİZ

Başkan Balaban, “Bir ev bir sokağı, bir sokak bir mahalleyi, bir mahalle ise bir kenti kurtarır. İşe nereden başlanırsa kardır düşüncesiyle Şehrimizin en eski ve sivil mimarisini en yoğun olarak günümüze taşımış Hüseynik’ten başlamak doğru olacaktır. Hüseynik bölgesini iyi düşünmek, planlamak, restore etmek, çevresiyle ilişkilerine yeni anlamlar katmamız gerekiyor. Korunan bu bölgeyi kurtardığımız zaman Telgrafçı Akif’in türküsüne konu olan şeher yolunu kullanarak tarih kokan sokaklardan Harput’a çıkmak, mahallesinin eski halini düşünerek Meydan Camisine uğramak daha anlamlı olacaktır. Elâzığ’ımızın tek gezilen eski sokak dokusu olan Kazım Efendi Sokağı Hüseynik sokakları ile daha güzel bir anlam kazanacaktır. Tarihi şeher yolu, Arnavut kaldırımlarıyla, tarihi çeşmeleri, eski sokak levhası ve aydınlatmasıyla, camisi, değirmeni, kilisesi, evleriyle şehrimizin vitrini olacaktır. Şehrimize misafir olanların uğrayacağı bu bölgeyi bir misafir odası gibi düşünüp, tasarlayıp, yeniden ciddi bir şekilde restore etmeliyiz” ifade etti.

BALABAN: PROJELERİ HIZLA ÜRETİP HAYATA GEÇİRMELİYİZ

Başkan Mustafa Balaban, “Kimlikli birey, bilinçli hemşehri, kentli olmanın yolu tarihsel mirasımıza bakışımızla ilgilidir. 21. yüzyıla kimlikli girmek, geleceğe daha emin bakmak, demokrasiyi ve katılımcılığı geliştirmek içinde tarihsel ve kültürel mirasımız bizim çıkış noktamız olarak görülmelidir. Bu açıdan tarihi kokan evimize, sokağımıza, çarşımıza, hanımıza, camimize, kilisemize yeni bir bakış açısı getirmek, ona doğru anlamlar yüklemeliyiz. Son yarım yüzyılda her yeri rant haline getiren, şehirlerimizi betonlaştıran, içinden çıkılmaz problemler yumağı yaratan anlayışlar yerine şehrimizin önceliklerini koyup bunun etrafında birleşmek zorundayız. Kamu-yerel-sivil-özel birlikteliğine dayalı projeleri hızla üretip hayata geçirmeliyiz. Artık biliyoruz ki kamunun diri güçleriyle, yerel güçler bir araya gelip yeni gündemler oluşturmalıdır. Bu gündemlerin halkla kucaklaşması, bütünleşmesinde ise tüm sivil örgütler, gönüllüler yer almalıdır. Hüseynik Elazığ’dır, Elazığ Hüseynik’tir. Bu şehirde yaşayan her yurttaşın bu mahallede hakkı vardır, orada yapılanları desteklemek, sahiplenmek durumundadır. Bu bilinci doğru bir şekilde aktarabilirsek geleceğimiz daha parlak olacak, demokrasimiz biraz daha güçlenecektir” diye kaydetti.

BALABAN: ŞEHRİMİZİN BİR KÜLTÜR ŞEHRİ OLDUĞUNUN ALTINI ÇİZMEMİZ GEREKİYOR

Mustafa Balaban, “Geçmiş yıllarda Elazığ Valiliğinin başlattığı “Yaşadığın Kenti Koru, Tarihsel Mirasımız Hepimizin” kampanyaları 21. yüzyıla giren kentimizin çıkış noktaları olmalıdır. Şehrimizin atanmış yöneticiler ve seçilmiş sivil önderlerinin öncülüğünde kamu-yerel-sivil ortaklıklarla yürütülecek projelerin birer birer şehir gündemine taşınmasını olumlu adımlar olarak değerlendirmek gerekiyor. Elazığ Valiliğinin yıllar önce başlattığı kampanyaların şehrimizde ki tüm yurttaşlarımız açısından önemini vurgulamakta sivil toplum örgütlerinin çalışmasına bağlı. Bu konuda Çekül Vakfı il temsilciliği olarak yapılan çalışmaların her aşamasında gönüllü katkı yaparak açılan kampanyaları destekliyoruz. Şehrimizin bir kültür şehri olduğunun altını çizmemiz gerekiyor. Bu konuda yıllardır emek veren diğer kültür, sanat örgütlerinin de bu kampanyalarda yer alacağını ve hızla büyüyen bu kampanyaların sonunda doğru yerlere varacağımıza inanıyorum” açıklamalarını kaydetti.

BALABAN: PROJELERİN SONUÇLANMASI VE HAYAT BULMASINI BEKLİYORUZ

Çekül Vakfı Elazığ Temsilcisi Mustafa Balaban, “2000 yılında ÇEKÜL ‘ün öncülüğünde kurulan Birlik, kentlerin kültürel ve tarihsel miraslarını korumada belediyeler arasında bir dayanışma ve işbirliği sağlama amacıyla çalışmalarını yürütüyor. Avrupa Tarihi Kentler Birliği’ne üye olan Birliğe belediyelerin katılımı hızla sürüyor.  Elazığ Belediyesinin kurucu olduğu bu birliktelikte bizlere bazı sorumluluklar yüklüyor. Şehrimizin tarihsel, kültürel değerlerinin korunmasında hassas olmak, bunları sağlıklı bir şekilde geleceğe taşımak sorumluluğu atanmışlar, seçilmişler, sivil toplum örgütleri olarak hepimizin sorumluluğunda olduğu düşüncesindeyim. Elazığ Belediye Başkanı Sayın Şahin Şerifoğlu’nun seçim sıralarında söz verdiği “Müzeler Şehri Elazığ, Kapalı Çarşı Restorasyonu, Şıra Meydanı Düzenlemesi” projelerini başlatması bizleri umutlandırmıştır. Biran önce bu projelerin sonuçlanması ve hayat bulmasını bekliyoruz. Değerli başkanımızın Elazığ’ın kent kimliğini kavuşmasında öncü projeleri uygulama konusunda samimi olduğuna inanıyor ve beklentilerimizin ortak projeler olarak biran evvel uygulanmasını istiyoruz” ifadelerinde bulundu.

BALABAN: YENİ BİR DAYANIŞMA ODAĞI YARATILIYOR

Başkan Mustafa Balaban, “Anadolu’nun her bölgesinde kentlerin kültürel kimliklerinin tüm değerleriyle yaşatılmasını amaçlayan ve ileri hedefler içeren projeler hazırlanıyor. Bu konuda örnek çalışmalar yapan kentlerimizde var. Şimdilik Birgi, Akseki, Midyat, Kemaliye, Talas, Kastamonu, Mudanya ÇEKÜL ’ün 7 Bölge 7 Kent projesini uyguluyor. Kültürel mirasın korunmasına yönelik planlar hazırlayan ve uygulayan bununla birlikte doğal varlıkları koruyup geliştiren çok yönlü çabalar kalıcı sonuçlara ulaşıyor. Her kentte bir “Çevre Kültür Evi” yaşama geçirilmeye çalışılıyor. Bunu, kentin zaman içinde gelişen kimliğinin okunduğu, tüm belgelerin toplandığı “Kent Tarihi Müzesi ve Arşivi”nin oluşturulması izliyor. Ayrıca kentte, doğal-tarihsel-kültürel varlıkları araştırmayı-korumayı-yaşatmayı amaçlayan çok yönlü bir eğitim için, “Yaz Okulları” başlığı altında yeni bir dayanışma odağı yaratılıyor. Böylelikle, evlerden sokaklara, mahallelerden kentlerin bütününe ve daha sonra havza bütününe uzanan bir süreçte yerel kültürün korunması geçerli kılınmaya çalışılıyor” dedi.

BALABAN: YEREL ÇALIŞMALARIN BİLİMSEL OLARAK YÜRÜTÜLMESİ SAĞLANMALIDIR

Başkan Balaban, “Bu projeleri Elazığ-Harput içinde yürüten Çekül bu amaçla Harput Ulu Cami Mahallesinde bulunan yaklaşık 200 yıl öncesine ait tarihi bir evi restore ederek Elazığ halkına “Çevre Kültür Evi” olarak kazandırdı. 2005 yılında Şefik Gül Kültür Evi olarak hizmet vermeye başlayan bu merkez yaklaşık 15 yıldır kent tanıtımında önemli bir odak noktası haline geldi. Birçok toplantı, sanatsal etkinlik ve kültürel çalışmada mekânsal olarak kullanıldı. Yüzbinlerce insanın gezip gördüğü Harput’un simgesi haline geldi. Projenin ilk aşamasının ardından bir avam proje olarak gündeme getirilen Harput Çarşı Bedesten Projesi’nin de hayata geçmesi gerekmektedir. Yıllardır kent gündemine taşıdığımız ve desteklediğimiz  “Elazığ Kent Müzesi” projesinin açılışını sabırsızlıkla beklemekteyiz. Daha sonra bu merkezde oluşacak “Kent arşivi, araştırma merkezi” ile de yerel çalışmaların bilimsel olarak yürütülmesi sağlanmalıdır. Bu çalışmaların bu noktaya gelmesinde bizlere destek veren Kültür bakanlığı, Elazığ Valiliği, Belediye başkanlığı, Gülsan, kültür derneklerimiz ve mahalli basınımıza sonsuz teşekkürler. Elazığ tarihini koruma konusunda önemli bir projeyle 21. yüzyıla giriyor. Bu noktadan başlayan yürüyüşümüzün temposu her geçen gün artarak devam edecektir. Elazığ aydınlık insanlarıyla yeni yüzyılı doğru anlayarak yaşadığı şehire sağlıklı projeler kazandıracaktır” diye konuştu.

BALABAN: DOĞRU HEDEFLERE BİRLİKTE YÜRÜMENİN ALT YAPISINI OLUŞTURMALIYIZ

Mustafa Balaban, “Elazığ Valiliği, Belediyesi, Fırat Üniversitesi, ETSO, ÇEKÜL ve diğer kamu, yerel, sivil güçler eşgüdümlü projeleri birlikte üretmeli, birlikte tartışıp, birlikte kararlar almalıdır. Bu konuda şanslı bir il olan şehrimizin oluşturduğu platformları zaman yitirmeden sonuç alacak projelere, doğru hedeflere yönlendirmemiz gerekmektedir. Sayın Valimiz Çetin Oktay Kaldırım’ın özverili çalışmaları bizlere büyük ümit vermiştir. Bu konuda Elazığ kamuoyu olarak destek vermemiz gerekmektedir. İnanmalıyız ki atılan her adım, her teşebbüs, her düşünce kamuoyu tarafından destek aldıkça büyüyecek, gelişecek ve bizlere yeni yaşam alanları, sağlıklı şehirler, doğru planlamalar olarak yansıyacaktır. Sayın Valimizin Harput Açık Hava Müzesi Çalışmaları, Kapalı Çarşı için belediyemiz ile birlikte oluşturduğu birlikte hareket etme anlayışı çok doğru çıkışlar olarak halkımız tarafından da paylaşılmalıdır. 21. yüzyılın Elâzığ’ı hep birlikte kuracaksak doğru hedeflere birlikte yürümenin alt yapısını oluşturmalıyız” ifadelerinde bulundu.

BALABAN: ŞEHRİMİZ İÇİN ÖNEMLİ BİR UNSUR OLACAKTIR

Çekül Vakfı Elazığ Temsilcisi Mustafa Balaban, “Çekül (Çevre ve Kültürel Değerleri Koruma Tanıtma Vakfı) 1990 yılında kurulmuş Vakıf statüsünde bir sivil toplum örgütüdür. Bugün ülke genelinde 700,000 gönüllüsü ve 99 kentteki temsilcileriyle toplumuzun daha sağlıklı ortamlara taşınması yolunda çalışan bir sivil toplum kuruluşudur. Ülkemizin doğal kaynaklarını, kültürel mirasını ve bunları var eden insanı bir bütün olarak ele alan Çekül, doğal ve kültürel çevreyi korumak için kent-havza-bölge-ülke ölçeğinde projeler üretir ve uygular. Çekül Vakfının kurusu ve başkanlığını yürüten kıymetli hemşehrimiz Prof. Dr. Metin SÖZEN ise Elazığ ve ülkemiz için büyük bir şanstır. Bu değerli hocamızı Elazığlı olarak sahiplenmek, önerilerini ciddiye almak, kararlarımıza ortak etmek şehrimiz için önemli bir unsur olacaktır. Çekül’ün danışmanlığında Harput’ta açılan Çevre Kültür Evi projesi ile çalışmaları devam devam eden  “Fırat Havzası 2023 Projesi” şehrimizin 21. yüzyıla kimlikli girmesini sağlayacak önemli projelerdir. Bu konuda büyük gayret gösteren kıymetli hocamız Prof. Dr. Metin Sözen ile projelere ekonomik destek veren Tarihi Kentler Birliği kurucusu Elazığ Belediye Başkanı Sayın Şahin Şerifoğlu olmak üzere tüm kamu ve yerel yöneticilerimize, Gülsan Şirketi Yönetim Kurul başkanı Mehmet Gül’e teşekkür etmemiz sadece yetmez. Bu projelere sahip çıkmak, geliştirmek, kamuoyu tarafından destekleyerek geleceğe taşımanın bir yurttaşlık görevi olduğuna inanarak tüm hemşehrilerimizin katılımı, katkısını talep ediyoruz” dedi.