Elazığ Valisi Erkaya Yırık, Kanal Fırat Televizyonu’na özel açıklamalarda bulundu.

Vali Erkaya Yırık, Elazığlıların bayramını kutlayarak, bayram sürecinde de denetimlerin en yoğun şekliyle devam edeceğini söyledi.

YIRIK: YAVAŞ YAVAŞ KISMİ BİR ŞEKİLDE RAHATLAMAYA DOĞRU ÜLKEMİZ GİDECEK

Elazığ Valisi Erkaya Yırık, “Vatandaşlarımız oruçlarını tuttular, ibadetlerini yaptılar, Kadir Gecesi idrak edildi geçtiğimiz günlerde. Allah vatandaşlarımızın, hemşehrilerimizin tüm yapmış olduğu ibadetleri kabul etsin. Pandemi sürecinde biraz daha farklı bir Ramazan aleti rühiyesi yaşadık. Başı rahmet, ortası mağfiret ve sonuda cehennem azabından kurtuluş olan inancımıza göre bu sayılı günler inşallah tüm bu vasfıyla, anlamıyla vatandaşlarımızla faydasına sunmuş olarak ayrılacak. Yarın itibariyle bayramın birinci günü. Bayram sürecinde devletimizin göndermiş olduğu genelgelerle gerek bayram sonrasındaki izinde olan vatandaşlarımızın dönüşleriyle birlikte trafik tedbirleri kontrolleri en üst düzeyde alındı, alınmaya devam ediyor. Pandemi dolayısıyla 29 Nisan’da başlayan bir tam kapanma süreci var idi. Bu süreç halen devam ediyor. Bayram sonunda inşallah 17 Mayıs saat 05.00 itibariyle de inşallah bu süreç sona erecek ve yavaş yavaş kısmi bir şekilde rahatlamaya doğru ülkemiz gidecek” ifadelerini kullandı.

YIRIK: BUGÜN İTİBARİYLE ARTIK YÜZLERİN ALTINA DÜŞMÜŞ OLDUK

Tam kapanma sürecinde esnafın ve vatandaşların gereken özveriyi gösterdiğini belirten Vali Yırık, “Pandemi süresince gerek esnafımız olsun, gerek vatandaşlarımız olsun herkes kendine düşen bir miktar payı almış oldu bu süreçten. Devletimiz insanlarımızın pandemiden minimum zarar görmesini istiyor, hiç zarar görmemesini istiyor. Bunun için de bu tedbirleri alıyor. Bu tedbirlerin hepsi  bizlerin bu rahatsızlıktan, bulaş riskinden minimum şekilde etkilenerek herhangi bir zarar görmememiz amacını, anlamını taşıyor. İnşallah bu anlamda sonuçları da vermiş olacak. Vaka sayılarımız tam kapanma sürecinde 300’ün üzerinde idi ama bugün itibariyle artık yüzlerin altına düşmüş olduk. İnşallah daha da azalacaktır. Yani azalıyor, vaka sayısı düşüyor ya da virüs mutasyona uğradı daha farklı bir etki gösteriyor gibi düşüncelerle bu rahatlığı kazanmadan tedbirleri elden bırakmamak gerekiyor. Çünkü bulaşıcı rahatsızlık olduğu için bazen birden 10 oluyor, 10’dan 100’e dönüşüyor. Vatandaşımızın bu bilinçte olması lazım. Bir yıla aşkındır bir bedel ödüyor tüm dünya. Ülkemiz de aynı şekilde. Bu bedeli ödemişken bundan geriye gitmeyelim istiyoruz” şeklinde konuştu.

YIRIK: YOĞUN BAKIM DOLULUK ORANIMIZ YÜKSEK DEĞİL

Hastanelerin doluluk oranı ile ilgili de bilgiler veren Vali Yırık, “Hastanelerimizde yoğun bakım doluluk oranımız yüksek değil. Yüzde 50’lerin altında. Dolayısıyla ağır hasta sayımız çok fazla. Düne göre, evvelki güne göre fazla değil. Gittikçe azalıyor. Bu da bizim kazancımız. Ama dediğim gibi bu bir dinamik süre. Bu süreci devam ettirmek gerekiyor. Sürdürülebilir kılmak gerekiyor. Sayılar düşmüş diye düşünülerek tüm tedbirleri bertaraf ederek, yine toplu iftarlar ya da toplu buluşmalar, düğünler, kınalar, benzeri şeyleri de yapmamak gerekiyor. Kontrollü sosyal hayat dediğimiz eğer bir şeyi gitmeden yapabiliriz diyorsanız gitmeyeceksiniz. Bir şeyi buluşmadan halledebiliyorsanız buluşmayacaksınız. Sonuçta herkes kendini bulaşlı gibi hissederek, salgın hastalığı varmış, virüs varmış gibi hissederek davranırsa başarılı oluruz diye düşünüyoruz” dedi.

YIRIK: KISITLAMALAR DAHA KÖTÜLERİ YAŞANMASIN DİYE ALINAN KARARLARDIR

Arefe günü ve öncesinde şehir merkezindeki insan yoğunluğu ile ilgili konuşan Vali Yırık, “Herkesin bu süreçte aynı duyarlılığı göstermesi gerekiyor. Bir belgeye sahip olmak, bir rahatlığa mühtedi olmak mutlaka dışarıda olmanızı, mutlaka hareket halinde olmanızı gerektirmiyor. Ben ilin valisi olarak istediğim an istediğim saat her yere gidebilir miyim? Gidebilirim ama ben dahi rutin günlük sporumu, diğer aktivitelerimi kısıtlamışken vatandaşımızın da aynı şekilde davranması gerekiyor. Arefe öncesinde bayram alışveriş yoğunluğu denildi. Şimdi buruk bir bayram geçirirken, eski normal günlerdeymişiz gibi davranmanın, hareket etmenin hiçbir anlamı yok, ihtiyacı yok. Öyle bir zorunluluk da yok aslında. Yani varsın ömür hayatımızda bir günümüz de bir bayramımız da böyle geçsin. Ne olacak? Bizim buna katlanmamız gerekiyor ki daha kötüsünü, daha acısını yaşamayalım. Kim isterdi ki tam kapanma olsun, insanlar bu şekilde kısıtlansın. Bunu hiçbirimiz istemiyoruz ama normal yaşam içerisinde bazen ufak tefek kısıtlamalar bile zorumuza gidiyor işin doğrusu. Oysa o kısıtlamalar daha kötüleri yaşanmasın diye alınan kararlardır. Ben gerçekten hemşehrilerimizden, Elazizli vatandaşlardan memnunum. Temizlik, maske, mesafe konusuna azami bir şekilde riayet ettiler, ediyorlar. Ama biraz daha gayret diyoruz, biraz daha sabır diyoruz. Bu süreci böyle atlatalım ki tamamen kurtulalım inşallah” diye konuştu.