Merkeze bağlı kırsal Yemişlik Mahallesi'nde yaşayan Gül, ninelerinden öğrendiği tarifle ekmek yapıp satmak için tandır fırını kurmaya karar verdi.
Çevresindekilerin "Köy yerinde ekmek satışı olmaz" demesine rağmen 4 yıl önce tandır fırınını kuran Filiz Gül, ablası Mine Yalçın (51) ve kız kardeşi Münevver Önal (41) ile tandır ekmeği üretmeye başladı.
3 kız kardeşin başta mahalle sakinleri, kent merkezindeki akrabaları, yakınları ve arkadaşları ile birkaç bakkala satmak için ürettiği tandır ekmeğine talep zamanla arttı.
Gül, bunun üzerine 5 kadına daha tandır fırınında iş imkanı sundu.
Şehir merkezinde ikamet eden bazı müşteriler, kadınların odun ateşinde ürettiği ekmekten satın almak için kırsal mahalleye geliyor.
Filiz Gül, geçmişte köylerde yaygın olarak tüketilen tandır ekmeğinin, yapımı zor olması nedeniyle zamanla yerini sac ekmeğine bıraktığını söyledi.
Hem gelir elde etmek hem de unutulmaya yüz tutan bu lezzeti yaşatmak için tandır fırını kurmaya karar verdiğini ifade eden Gül, çevresindekilerin karşı çıkmasına rağmen kararından vazgeçmediğini belirtti.
Gül, "Tandır ekmeğimiz Elazığ'ın yöresel lezzetlerinden biri. Ninelerimizden bize miras kalan bir ekmek. Anneannem ve babaannem hep tandırda ekmeklerini yaparlardı. Gençliğimde benim de hevesim çoktu. Çok severdim tandır ekmeği yapmayı. Ninelerimden gördüm, öğrendim, yaptım, zamanla ustalaştım. Daha önce başka yerlerde de çalıştım, sac ekmeği yaptım. Sonra 'Neden kendi işimi kurmayayım, tandır ekmeği yapmayayım?' dedim. Ailemle, kız kardeşlerimle görüştüm ve hep beraber bu işi yapmaya karar verdik." diye konuştu.
Fırını ilk açtığında 2 kız kardeşiyle çalıştığını, iş yoğunluğunun artmasıyla 5 kadını daha işe aldığını belirten Gül, ekmek yapımı için 24.00'te yaktıkları tandırdaki odunların yaklaşık 6 saatte köz hale geldiğini söyledi.
Gül, hazırladıkları hamurlarla sabahın erken saatlerinden itibaren ekmek yapımına başladıklarını, dayanışma halinde, bir aile ortamında üretim yaptıklarını ifade etti.
"Ekmeğimiz çok lezzetli, talep çok, müşterilerimiz çok memnun. Allah herkesten razı olsun, ekmeğimizi almak için kent merkezinden köyümüze geliyorlar. Ekmeklerimizi tandırda odun közünde pişiriyoruz. Allah izin verirse işimizi daha da büyütmek istiyorum." diyen Gül, tüm kadınlara hayallerini gerçekleştirmeleri için pes etmemeleri, el ele verip çalışmaları tavsiyesinde bulundu.
"KOMŞULAR, AKRABALAR, MÜŞTERİLERİMİZ BİZİMLE GURUR DUYUYOR"
Filiz Gül'ün ablası Mine Yalçın, yaptıkları ekmeklerin beğenilerek tüketildiğini belirterek, "Komşular, akrabalar, müşterilerimiz bizimle gurur duyuyor, başarımızdan dolayı bizi tebrik ediyorlar. En kaliteli ekmeği yapmaya çalışıyoruz. Ele ele verip işimizi severek yapıyor, ailemize de katkıda bulunuyoruz." diye konuştu.
Kız kardeşi Münevver Önal ise ablasının çalışma azmi sayesinde yaşadıkları yerde iş sahibi olduklarını, gelir elde etmenin mutluluğunu yaşadıklarını ifade etti.
Fırında birlik ve beraberlik içerisinde çalıştıklarını anlatan Önal, "Ablam gençliğinden beri ekmek yapmayı çok seven biriydi. 'Tandır fırını açmak istiyorum, bana destek olur musunuz?' dedi. Biz de ablama destek olduk. Onun sayesinde bu işi kurduk. İşimizi severek yapıyoruz. Talep çok." dedi.
Kent merkezinden köye ekmek almaya gelen müşterilerden Ertem Taş, tandır ekmeğinin çok lezzetli olduğunu belirterek, şehir merkezinde bu ekmeği bulamadıklarını söyledi.
Taş, 2-3 günde bir şehirden gelip buradan ekmek aldıklarını, odun ateşinde pişen ekmeği severek tükettiklerini ifade etti.