1941 yılının yaz aylarında, gece yarısı başlayan yangın Taş Han’dan başlayarak Küçük Cami’nin altından Büyük Kilise’ye kadar uzanan geniş bir alanda etkili oldu.
Yaklaşık 200 dükkân, Taş Han ve Karahasangil Han’ı da kapsayan iki büyük han, onlarca imalathane, köşker ve yemenici dükkânları, tüccar depoları tamamen yok oldu. Üstelik bu alanlarda bulunan tüm mallar da kurtarılamadı.
Bu büyük felaket, Palu halkının tamamını etkiledi. İlçemizin o dönemde en zengin ve ticaretle uğraşan aileleri, ellerindeki tüm serveti bir anda kaybetti.
Başkan Ülgen yangın sonrası Palu’nun ekonomik yapısı ciddi yara aldı. Yangından zarar gören tüccar, esnaf ve işçiler yaşadıkları mağduriyet sebebiyle hızlıca göç etmeye başladı. Göç rotası başta Palu-Zeve Mahallesi olmak üzere Elazığ, Karakoçan, Bingöl, Malatya, Diyarbakır, Gaziantep, Adana, Mersin, Bursa, Ankara ve İstanbul gibi birçok büyük kente yöneldi. Bu göç hareketi ilçede büyük bir boşluk yarattı ve Palu’nun eski canlı ticaret merkezi olma özelliği kayboldu. Bugün Palu’nun eski ekonomik ve sosyal canlılığına kavuşamamasının temel sebeplerinden biri, bu büyük yangındır” ifadelerini kullandı.
Ülgen yangının yaşandığı bölgenin bilimsel ve arkeolojik kazılarla ortaya çıkarılması gerektiğini vurgularken, Taş Han, Bedesten ve diğer tarihi yapıların kazılarak rölöve, restitüsyon ve restorasyon çalışmalarının yapılmasının turizm açısından büyük katkı sağlayacağını belirtti.
Başkan Ülgen ayrıca, ilçede bu konuda farkındalığın artırılması için Palu Kaymakamlığı, Belediye, İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü ve diğer resmi kurumların iş birliği yaparak fotoğraf sergileri, film gösterimleri, paneller ve söyleşiler düzenlemesi gerektiğini ifade etti.
Ülgen, Palu’da eğitim gören ilkokul, ortaokul ve lise öğrencilerinin tarih öğretmenleri eşliğinde eski Palu ve yangın alanlarını ziyaret etmelerinin çok önemli olduğunu ve Bu sayede genç nesiller hem ilçelerinin tarihini öğrenebilecek hem de geçmişte yaşanan felaketin önemini kavrayacak” dedi.
FKA sponsorluğunda, Palu Kaymakamlığı denetiminde yürütülen “Fırat’ın Saklı Kenti Palu” projesinin tamamlanmasının ardından, bu tür kültürel ve tarihî etkinliklerin daha kolay organize edileceğini belirten Başkan Ülgen, ilçenin geçmişine sahip çıkmanın turizm ve sosyal gelişim açısından kritik olduğunu söyledi.
