Erdoğan’ın konuşmasından satırbaşları;

15 Temmuz’da ezanına ve bayrağına el uzatanların başını ezeceğini dünyaya gösteren nesle yakışan duruş sizin duruşunuzdur. Bu yaz kampı çok önemli. Rabbim yar ve yardımcınız olsun. Feyzinizi attırsın. Çeşitli platformlarda kimilerinin yeni nesil konusunda ümitsizliğini görüyoruz. Ben ise ümitliyim. Allah’ın rahmetinden ümidimizi kesmeyeceğiz. Tarihini, kültürünü, medeniyetini bilen bir neslin geldiğine inanıyor ve bu nesli karşımda görüyorum.

Biz nasıl ecdadımıza mahçup olmamak için çalışıyorsak sizlerin de aynı anlayışla gayret göstereceğinizden şüphe duymuyorum. Her alanda yaptığımız yatırımlar size daha iyi bir gelecek bırakmak için. Sevgili çocuklar, değerli misafirler, bugün burada bulunan gençlerimiz Mardin, Şırnak ve Hakkari’den geldi. Terör 35 yıldır özellikle bu şehirlerimizin bulunduğu bölgedeki insanlarımızın hayatında derin yaralar açtı.

SİYASETTE 40 YILLIK GEÇMİŞİM VAR”

Siyasette 40 yıllık geçmişim var. Gençlik kollarındayken o bölgelerde çalışmalar yürütürdüm. O çalışmaları yürütürken şu anda şehit olduğuna inandığım birçok kardeşimin evlerinde kaldık. O dönemde otellerde kalacak imkanlar yoktu. Evlerinde misafir olurduk. Yer yataklarında yatar, sofralarını paylaşırdık. Ama ne yazık ki oralara hendekler kazdılar. Ne dediler; biz Kürtler’in temsilcisiyiz. Halbuki onların benim Kürt kardeşlerimle alakaları yoktu. Yalan söylediler. Rabbim bizi kabileler halinde yarattı ama birbirimizle iyi tanışalım, anlaşalım diye yarattı. Üstünlük sadece ittika ile… Kim Allah’a daha yakınsa en üstün olan odur.

“BUNLAR HAYSİYETSİZ”

Bir gün babama sordum: Laz mıyız, Türk müyüz? Babam güldü. Benim dedem iyi yetişmiş bir mollaydı. Babam da dedeme sormuş. Büyük dedem de torunum yarın öleceğiz, o zaman Allah bize kavmimizi değil Men Rabbüke, Ve Ma Dinuke? Yani Rabbin kim? Nebi’n kim? Dinin ne? Bunu soracaklar de geç! Yaradanda ötürü seveceğiz. Yasin’imizi nasıl şehit ettiler? Diyarbakır’da kurban eti dağıtıyordu! Şehit ettiler, üzerinden araçla geçtiler. Bunlarda insana saygı yok! Bunlar haysiyetsiz. Bunlarda merhamet yok. Tam tersine terör örgütü hayallerinizi çalarak en büyük kötülüğü yavrularımıza yaptılar. Bu vesileyle Aybüke ve Necmettin öğretmeni rahmetle anıyorum.

“DİYANET İŞLERİ BAŞKANLIĞIMIZIN BU KONUDA ÇOK EKSİKLİKLERİ OLDU”

FETÖ zaafları kullanarak ülkemizde kök salmıştır. Diyanet İşleri Başkanlığımızın bu konuda ciddi eksiklikleri oldu. Çok geç kaldılar. Defalarca konuştuk. Özellikle Güneydoğu bölgesindeki çalışmalarda geç kaldık. Bunu özellikle Bekir Bey de gayet iyi bilir. MEB’ımızın görevi gençlerimize ve çocuklarımıza en pozitif eğitimi vermekse Diyanet İşleri Başkanlığımızın görevi de İslam’ı çocuklarımıza en güzel şekilde anlatmaktır. Görüldüğü gibi boş bırakılan her alanı birileri gelip dolduruyor. Boş alanlara tahammülümüz yok. Bizim büyük hedeflerimiz hayallerimiz var. Öyleyse bunlara uygun nesiller yetiştirmeliyiz. Yeni dönem beş vakit ibadette ve dışında camilerimiz sürekli hareket halinde olmalı. Burada Diyanet İşleri Başkanlığımıza, İl ve İlçe Müftülerimize büyük görev düşüyor. İyi bilirim mahalleli mahallesinin imamına güvenir. Kapısını ona açar, acaba bu güven devam ediyor mu, etmiyor mu? Bunu bir araştırmamız lazım. Eğer devam etmiyorsa bunda da bir sıkıntı var. Acaba bu güveni niye kaybettik? Bu güveni tesis etmek için neler yapmak lazım, bunun adımlarını atmak lazım.

DİNAYET’TE HANIMLARIN SAYISI ARTMALI

Hanım kardeşlerimin Diyanet içindeki sayılarının ve görevlerinin artırılması gerektiğine inanıyorum.

“BU CAN BU TENDE OLDUKÇA MÜCADELE SÜRECEK”

İşte PKK hangi amaçla sahaya sürülmüşse FETÖ da aynı gaye için kullanılmıştır. Bunlarda yalan dolan çok. Ama yalancının mumu yatsıya kadar. Aynı şekilde DEAŞ. Onlarla da çok ciddi mücadelemiz var. PKK ile YPG ile sürdüreceğiz. Bu can bu tende oldukça bu mücadeleyi sürdüreceğiz. FETÖ’nün bir mankurtlar çetesi olduğunu tüm dünyaya kabul ettireceğiz. Bunu yapacak eğitim kurumlarımız ve Diyanet İşleri Başkanlığımızdır.

(Sözcü)