Bütün araştırmalar gösteriyor ki, kadının olduğu çalışma hayatında verim daha yüksek. Yine benzer araştırmalarda kadının çalışma hayatına katılmasıyla dünyada sağlanan katma değer trilyonlarca dolar artıyor... Buna rağmen bütün dünyada, her şeye rağmen en büyük problemleri, kadının çalışma hayatında, aynı işi yaptığı erkekler kadar ücrete ulaşamaması, hak ettiği halde yöneticilik pozisyonunda erkeklerden geride kalması olarak öne çıkıyor. Ülkemizde ise son yıllarda kadının gerek girişimcilik, gerek iş hayatında yöneticilik pozisyonlarında hızlı bir artış yaşanmaya başladı. Bu konu gündeme geldikçe, şirketler "Bizde yönetici kadın oranı" diye başladıkları açıklamalarını artırdı, bu yönde bir farkındalık oluştu. Hatta kadın yönetici ve çalışan sayısı açısından adı konulmamış bir yarış bile söz konusu. Fakat bu yarış çoğu zaman 'sayıda' kalıyor ve kadın daha az ücretle hak ettiğinden daha düşük bir pozisyonda çalışmaya mecbur bırakılıyor. Son yıllarda ülkemizde çalışma hayatında cinsiyet eşitliği kavramına dair çalışmalar, 'iş adamı' yerine 'iş insanı' denilmesi noktasında amacına ulaşmış gibi görünse de kavram kargaşasının sürdüğü muhakkak. Çalışma hayatında cinsiyet eşitliği, kelimeler yerine uygulamada yer bulmadıkça gerçek amaca ulaşmış olmayacak. Bir iş açığı için aranan insan kaynağı için kadın mı, erkek mi diye bakılmadığı zaman başarı gelecek.

Öte yandan sahibi ya da yöneticisi kadın olan şirketlerde, kadınların daha kolay yönetici olduğu, bu şirketlerde sosyal yönü ağır basan çalışmaların arttığı ve kadının emeğiyle ön plana çıktığı da bir gerçek...

KADININ EMEĞİNE IŞIK TUTTULAR

Kadının günlük hayatını yaşarken yaptıkları, el emeği, göz nuru eserleri çok değerli birer eser. Bu eserler, yine kadın yöneticiler tarafından gün yüzüne çıkarılıyor. Vereceğim birkaç örneğe Kale Grubu ile başlamak isterim. Merhum İbrahim Bodur'un vefatından sonra grubun yönetimini üstlenen Zeynep Bodur Okyay, şirketin yönetiminin yanı sıra, çevresini de kalkındırmak için çalışıyor. Çevre köylerdekilerin emeğinin değerlenmesi için kooperatifler kurulmasına öncülük eden Okyay, kadınların emeğini değerlendirdiği köylere Nevruz köyü ile devam etti. Şimdi de bu köydeki kadınlar el işlemelerinden gelir elde ediyor. Yine kadın yöneticiye sahip şirketlerden Metro ve CEO'su Sinem Türüng, ÇATOM bünyesinde çalışan kadınların ürettiği maskelerin satışını başlattığını duyurdu.