İdlib zirvesi sonrası Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Rusya Devlet Başkanı Putin açıklamalarda bulundu.

 

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamalarından satır başları…

Öncelikle sayın Putin'e daveti için teşekkür ederim. Bugün görüşmelerimizde özellikle Suriye ve İdlib'deki gelişmeleri ele aldık. Yaklaşık 6 saat sürdü. Bu arada samimi dialog kapsamında benzer veya farklı konuları görüşüp müzakere ettik. Köklü ilişkilerimizi karşılıklı saygıyı ortak çıkarlarımızla ilerletmek arzumuzdur.

2018 Eylül ayında Putin'le Soçi'de vardığımız mutabakatla İdlib'de, bölgeye yönelik saldırılar mutabakatla engellenecekti. İdlib'de tesis ettiğimiz sükünet, geçen dönemde gerçekleşen saldırılarla bozulmuştur. Bu bölgede yaşayan 4 milyon insanı terörist ilan edip ağır bombardımana bırakılmasını kabul etmemiz mümkün değildir. Rejim'den kaçan 1,5 milyon bölge halkı sınırlarımıza yığılmıştır. Türkiye böyge bir tehdit karşısında eli kolu bağlı kalacak değildir.

Artık hem rejimin saldırılarının önüne geçmek hem de ateşkese uymayan diğer unsurlara karşı bölgede yer aldık. Rusya ile. Rejimin doğrudan askerlerimizi hedef alan saldırıları neticesinde yeni kararlar alınması söz konusu hale gelmiştir. Rusya ile bu konuyu enine boyuna konuşup değerlendirdik. Siyasi süreç ve Fırat'ın doğusu gibi boyutları da bulunan çalışma bölgemizi geliştirmeyi arzu ediyoruz. Rusya'nın Rejimin iş birliğimizi bozacak hame. Öncelikle en kısa sürede ateşkesi gerçekleştirecek ardından birlikte kararlaştıracağımız adımları süratle atacağız. Bu gece 00:01'de ateşkes yürürlüğe girecek.

 
Putin'in açıklamalarından satır başları...
Bu yıl içerisinde üçüncüsü olan görüşmemizi gerçekleştirdik. Şahsi yakın temasımız çözüme imkan sağlıyor.
Yılbaşından itibaren saldırı sayısı 15 olarak kaydedildi. İdlib'deki gergin ve hassas durumu ele aldık.
Her zaman uzlaşabilmeyi başarıyorduk, çözümlerde üretiyorduk. Bugün de öyle oldu. Bugün ülkelerimizin Astana formatı çerçevesinde çalışmaları devam ettireceğini bir kez daha teyit etmek istiyoruz. Astana sürecinin öneminde uzlaştık.
Suriye'nin toprak bütünlüğünü korumaktan yanayız. Ortak bir belge hazırladık. İki ülke dışişleri Bakanları belgeyi açıklayacak.

İŞTE ANLAŞMA METNİ

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ve Rusya Dışişleri Bakanı Lavron ortak kararlaştırılan metni açıkladı. İşte o metin...

"Türkiye Cumhuriyeti ve Rusya Federasyonu, Suriye Arap Cumhuriyeti’ndeki ateşkes rejiminin uygulanmasının garantörleri olarak (bundan sonra taraflar olarak anılacaktır),

Suriye Arap Cumhuriyeti’nde Gerginliği Azaltma Bölgeleri Oluşturulmasına İlişkin 4 Mayıs 2017 tarihli Muhtıra ve İdlip Gerginliği Azaltma Bölgesindeki Durumun İstikrarlaştırılmasına İlişkin 17 Eylül 2018 tarihli Muhtıra’yı hatırda tutarak,

Suriye Arap Cumhuriyeti’nin egemenliğine, bağımsızlığına, birliğine ve toprak bütünlüğüne olan kuvvetli taahhütlerini yineleyerek,

Terörizmin tüm tezahürleriyle mücadele ile Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi tarafından terörist olarak tanımlanan tüm grupların ortadan kaldırılması yönündeki kararlılıklarını yinelerken, sivillerin ve sivil altyapının hedef alınmasının hiçbir şekilde mazur görülemeyeceğini kabul ederek,

Suriye ihtilafının askeri çözümünün olamayacağının ve ihtilafın yalnızca Suriyelilerin öncülüğünde ve sahipliğinde, Birleşmiş Milletler’in kolaylaştırıcılığında, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin 2254 sayılı kararıyla uyumlu siyasi süreç yoluyla sona erdirilebileceğinin altını çizerek,

İnsani krizin daha da kötüleşmesinin önlenmesinin, sivillerin korunmasının, ihtiyaç sahibi tüm Suriyelilere önkoşulsuz ve ayrım gözetmeksizin koruma ve insani yardım sağlanmasının, keza ülke içinden yerinden edilmelerin önlenmesi ile mültecilerin ve ülke içinde yerinden edilen kişilerin güvenli ve gönüllü olarak Suriye'deki asıl ikamet yerlerine geri dönüşlerinin kolaylaştırılmasının önemini vurgulayarak,

Aşağıdaki hususlarda mutabık kalmışlardır:

1-İdlip gerginliği azaltma bölgesindeki temas hattı boyunca tüm askeri faaliyetler 6 Mart 2020 tarihinde saat 00:01’den itibaren durdurulacaktır.

2-M4 karayolunun kuzeyinde 6 km ve güneyinde 6 km derinliğinde bir güvenli koridor tesis edilecektir. Güvenli koridorun işleyişine dair ayrıntılı esas ve usuller, Türkiye Cumhuriyeti ve Rusya Federasyonu Savunma Bakanlıkları arasında 7 gün içinde kararlaştırılacaktır.

3-Türk-Rus ortak devriyeleri, 15 Mart 2020 tarihinde M4 karayolunun Trumba’dan (Serakib’in 2 km batısı) Ain-Al-Havr’a kadar olan kesimi boyunca başlatılacaktır.

İş bu Protokol, imzalandığı anda yürürlüğe girer.

Türkçe, Rusça ve İngilizce üç örnek olarak ve eşit yasal geçerliliği olacak şekilde 5 Mart 2020 tarihinde Moskova’da imzalanmıştır."