Çin ile BM İnsan Hakları Konseyi arasında gerçekleştirilecek olan "Çin'deki insan hakları ihlalleri görüşmesi" öncesinde Çin'in Doğu Türkistan'da uyguladığı politikalar, Memur Sen İl Temsilciği tarafından protesto edildi.

“KAMUOYUNA DUYURULMASI BAKIMINDAN ÖNEMSİYORUZ”

Konfederasyona bağlı sendika temsilci ve üyelerinin katılımıyla gerçekleştirilen toplantıda konuşan Memur Sen İl Temsilcisi İbrahim Bahşi, "Ne Çin işkencesi görüldü, ne de zulüm altında yükselen feryatlar duyuldu. Bugün Cenevre’de Birleşmiş Milletler İnsan Hakları komisyonunda Çin hükümetiyle karşılıklı olarak Çin’deki insan hakları ihlallerinin değerlendirileceği bir toplantı düzenlenecek. Bugün ki yapısına rağmen. BM’nin Çin’in Doğu Türkistan’da gerçekleştireceği jenosidi soykırımı en azından dünya kamuoyuna duyurulması bakımından önemsiyoruz. Tabi buradan hemen şu uyarıyı da yapalım; Çin’in Uygur Türklerine uyguladığı soykırımı son zamanlarda gittikçe şiddetini arttıran, Amerika-Çin rekabetine politik meze yapmaya çalışanlara izin verilmemeli” ifadelerini kullandı.

“ÇİN’E KARŞI SES VERMEKTEN GERİ DURMAYACAĞIZ”

 Bahşi, “Kur’an okumanın terör eğitimi, namaz kılmanın terör eylemi, oruç tutmanın devlete başkaldırı olarak ilan edildiği Doğu Türkistan’da fotoğrafı Çin’in bu yüzyıla hediye ettiği en iğrenç tablosudur. Doğu Türkistanlı kardeşlerimizim anlattıklarını biz tüyler ürpertici olarak görüyoruz. Çin hükümeti kendi politikalarını meşrulaştırmak için El Kayide DAEŞ söylemlerinin arkasında gizlense de artık mızrak çuvala sığmıyor. Buradan büyük Memur-Sen ailesi adına Çini hükümetine seslenmek istiyoruz; doğu Türkistan İslam Medeniyetinin kadim bölgelerinden biridir. Hangi politikaları uygularsanız uygulayın, hangi söylemin arkasında gizlenirseniz gizlenin, doğu Türkistan’dan ilk Müslüman Türk Hakanı Saltuk Buğra Han’ı, Divan-ı Lugatı Türk adlı eserimizi yazan ilk Türk bilgini Kaşgarlı Mahmut’u, Kutadgu Bilig adlı eserin sahibi şair yazar ve devlet adamı Yusuf Has Hacip’i silemezsiniz. Biz insanlığın vicdan sesi olarak doğu Türkistan’ın yanında, Çin’in zulmünün karşısındayız. Bizler insanlık ailesinin onurlu fertleri ve özgürlük sesleri olarak soykırıma sessiz kalmayacağız, Çin’e karşı ses vermekten geri durmayacağız” şeklinde konuştu.