CHP Elazığ Milletvekili Gürsel Erol, yaşanan depremin ardından şehirde vatandaşların beklentileri ile ilgili yeni bir olumsuz sürecin yaşanabileceğini söyledi. Afet Bölgesi tanımlamasının afete maruz bölge tanımlamasının kanunda yer aldığını söyledi.

7269 sayılı kanunun tek başına uygulanmasının ek düzenlemeler olmadan Elazığ için hiçbir anlamı olmadığını kaydetti.

EROL: TEK BAŞINA UYGULANMASININ ELAZIĞ İÇİN HİÇBİR ANLAMI YOKTUR

Milletvekili Gürsel Erol, “Bilgilendirme ihtiyacı hissettim. Çünkü Elazığ yeni bir afetle karşı karşıya kalabilir. Bu afet bir depremin yeniden olması değil, deprem sonrası vatandaşların beklentileri ile ilgili yeni bir olumsuz süreç yaşanabilir. İlimizin milletvekili olarak herkesi buradan uyarıyorum; çünkü siyaseten yapmam gereken bu. Toplumu doğru bilgilendirmem lazım. Toplumun hakkını, hukukunu ve adaletini aramam lazım. İnsanların beklentilerinin olduğunu gördüm. Ama insanlar bu beklentilerini bulamazlarsa esas afeti o zaman yaşayacaklarını gördüm. Bütün Elazığlıları bilgilendirme gereksinimi hissettim. Afet bölgesinin kanun içindeki söylemi afete maruz bölgesi. Ama vatandaş içerisindeki söylemi afet bölgesi. Bunun adı afet bölgesi de olsa afet maruz bölgesi de olsa sonuç 7269 sayılı kanunun uygulanmasıdır. Ben ilk günden beri söylüyorum; bu kanunun tek başına uygulanması, adı afet bölgesi de olsa afete maruz bölgede olsa tek başına uygulanmasının Elazığ için hiçbir anlamı yoktur. Vatandaşlarımızın eksik bilgisi var. Vatandaşlarımız zannediyorlar ki afet bölgesi ilan edilirse yıkılan evimin yerine devlet bana yeni ev verecek. Böyle bir şey yok. Bu yanlış bir algı. Vatandaşta evim yeniden yapılırsa devlet benden yeni ev için para almayacak bilgisi var. Bu doğru bir bilgi değil. Afet bölgesi ilan edilmesi tek başına yeterli değildir. Afet bölgesinin altını destekleyecek buradaki vatandaşların beklentilerini ve mağduriyetlerini giderecek ek düzenlemeler olmadığı sürece afet bölgesi ilan edilmesinin tek başına hiçbir anlamı yoktur. Depremin olduğu günden bugüne kadar ilimizde görevlendirilen başta Süleyman Soylu’ya sonra çevre ve şehircilik bakanına, sonra sağlık bakanımıza ve zaman içerisinde ilimize gelen diğer bakanlarımıza, siyasi parti genel başkanlarımıza, sayın Cumhurbaşkanımıza, tüm siyasi partilerden ilimize gelen belediye başkanlarına, milletvekillerine, ilimizi ziyaret eden ve burada kalan sayın genel başkanımıza hepsine gönülden teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.

EROL: EK DÜZENLEYİCİ MADDELER OLMADIĞI SÜRECE SENİN BÜTÜN HAKKIN ELİNDEN ALINACAK

Erol, “Elazığ afet bölgesi ilan edilirse ne kazanacaksınız, ne kaybedeceksiniz? Sevgili Elazığlılar bunu bilin. Benim bu söylediklerimi lütfen paylaşın. Afet bölgesi tek başına ilan edildiği zaman yalnızca hak sahibi olduğun tespit edilecek. Yani denilecek ki evet bu vatandaşımızın evi yıkılmış, bu vatandaşımız mağdur. 1970’li yıllarda afet bölgesi ilan edilen Bingöl’de, Muş’ta bile henüz o dönem afet bölgesi ilan edilen evler yapılmamış. Afet bölgesi ilan edilmesi senin evinin yapılması değil. Yapılsa bile sana ücretsiz verilmesi değil. Bunun bedelinin senden alınması. Onun için diyorum ki afet bölgesi ilan edilirken ek düzenleyici maddeler olmadığı sürece senin bütün hakkın, elindeki evin, yemediğin, içmediğin, dişinden tırnağından biriktirdiğin, çocuklarınla acı ve mutlu günlerini paylaştığın ama senden kaynaklı olmayan doğal bir afetten kaynaklı olarak kaybettiğin evin elinden alınacak. Bunu bilin. Ben sizi uyarmak zorundayım. Yarın sokağa çıktığım zaman bunu bize niye anlatmadın demeyin” şeklinde konuştu.

EROL: MECLİSE ÖNERGE VERDİM

Milletvekili Gürsel Erol, “Elazığ’ın beklentileirnin, sorunlarının, ticaretinin, mesken durumunun, sosyal yapısının her anlamda hayvancılığın, köylerin incelenerek Elazığ’ın neye ihtiyacı var? bu depremde Elazığ ne kaybetti, Elazığ’da depremden mağdur olan yurttaşlarımızın, hemşehrilerimizin beklentisi ne? Bunu araştırmak için bir araştırma komisyonu kurulması ile ilgili önerge verdim. Bu önerge Salı günü genel kurulun gündemine gelecek. Ben bu konuyla ilgili grup başkan vekilleriyle konuştum. Salı günü verdiğimiz bu önerge Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin gündeminde eğer biz bu önergeye Milliyetçi Hareket Partisi, AK Parti destek verirse ve orada bir komisyon kurulursa evet Türkiye Büyük Millet Meclisi bu işe el koysun. Yeni bir kanun düzenlerken Elazığ’a gidelim, Elazığ halkının neye ihtiyacı var, ne yapabiliriz? Her yeri ziyaret edelim ve komisyonun getireceği ek maddelerle Elazığ’ın sorunlarını çözelim” dedi.